1 Nisan 2010 Perşembe

((slayt izle)) Fwd: Aklınıza Mukayyet Olun! Fwd: 12 EYLUL ANAYASASI'NIN BEKCISI TURKIYE ISCI PARTISI Batı ekonomi buhranının Türkiye Siyasetine etkisi


Zeki Bey,
 
12 Eylül Amerikan Darbesinin meyveleri olan Büyük Ortadoğu Planı Eşbaşkanlığı, Fethullahçı Gladyo ve AKP iktidarı, SİVİL ANAYASA adı altında Amerikancı faşist iktidarını sağlamlaştırma telaşındadır. Bu faaliyetinde de her zamanki gibi Amerikan ve Avrupalı EMPERYALİST EFENDİLERİNİN büyük teşvik ve desteklerini görmektedir.
 
BOP Eşbaşkanınız, "beni deliğe süpürmeyin, kullanın, her dediğinizi yapmaya hazırım" demedi mi?
 
Amerika'nın, Gladyo darbeleriyle BOP Eşbaşkanını iktidar yapması, Türkiye'yi parçalama, Cumhuriyeti yıkma, Sevr'i hortlatma hedeflerinde "kullanması" size göre DEMOKRASİ !
Size göre İşçi Partisi, BOP EŞBAŞKANI VE FETHULLAHÇI GLADYO'NUN BÜTÜN YARGIYI SİLOPİ ÇADIR MAHKEMESİ GİBİ AYARLAMA ÇABASINI desteklemezse, Mehmet Ali Aybar ve Behice Boran'ın kemikleri sızlar, öyle mi?

Gerçeği bu derece tersyüz gösterme becerisi, insan aklına-mantığına tecavüze yönelik bir psikolojik savaştır ki; Gladyo Medyasının esas çabası da budur.
 
Aklınıza mukayyet olun!
 
 

 
---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: zeki kentel <zkentel@hotmail.com>
Tarih: 01 Nisan 2010 15:20
Konu: 12 EYLUL ANAYASASI'NIN BEKCISI TURKIYE ISCI PARTISI Batı ekonomi buhranının Türkiye Siyasetine etkisi
Kime: ipsoma@gmail.com


ISCI  DUSMANI 12  EYLUL'U  VE ONUN YAPTIGI  ANAYASAYI 

TURKIYE ISCI  PARTISI'NIN BU KADAR  GUCLU  DESTEKLEDIGINI GOREN MEHMET ALI AYBAR,  BEHICE  BORAN VE ESKI KOMUNISTLERIN  MEZARDA KEMIKLERI  SIZLAMAKTADIR

BULENT  ESINOGLU'NA, SIZ CAGDAS  ISCI  PARTISINE DE ANCAK  BU YAKISIR

SELAM  ZEKI  KENTEL



Date: Thu, 1 Apr 2010 10:12:33 +0300
Subject: Batı ekonomi buhranının Türkiye Siyasetine etkisi
From: ipsoma@gmail.com


Batı Ekonomik Bunalımının Türkiye’ye Siyasi Etkisi

Bülent ESİNOĞLU


Batının içinde yaşadığı dış satım krizinin ülkemize olan olumsuz etkileri yalnızca ekonomik değildir.

Ekonomimizi özelleştirme/mülksüzleştirme ya da yabancılaştırma aşamalarından geçirten Batı, elde ettiği mevzilerin ekonomik sonuçlarını zaten tescil ettirmişti. Kopenhag Kriterleri, OECD Kararları, IMF, Dünya Bankası kararları, Avrupa Parlamentosu kararları ile gerekli kanuni düzenlemeleri kukla iktidarlar ile birlikte yapageldi.

Şimdi bu sonuçların kalıcı olabilmesi için Anayasal kurumların da değiştirilmesi gerekmektedir. Batı Türkiye’nin kuklalar vasıtası ile yönetilmesini ilanihaye güvenli ve sürdürülebilir görmüyor.

Şöyle dersek daha iyi anlaşılır.

Batı, Türkiye’deki mevcut anayasal kurumlar ile, ülkenin başında kendi kuklaları bile olsa artık yeterli güvende değildir. Hele hele kriz dönemlerinde durum Batıyı fazlası ile rahatsız etmektedir.

Türkiye ulusal pazarlarını tam denetim altına alabilmek için ulus devletin tüm kurumlarının tam denetim altına alınması gerekmektedir.

Ordu ve yargının Batının isteklerine boyun eğer duruma getirilmesi için temel yasaların (Anayasanın) değiştirilmesi zorunludur.

Bu zorunluluk başka bir sebepten ötürü Batı için önem arz etmektedir.

Milli bir iktidarın işbaşı yapması halinde Türkiye’de kazandıkları mevzileri kaybedecekleri endişesi vardır.

Şimdiye kadar Batı emperyalizmi siyasi iktidara kanunlara ve Anayasaya aykırı işler yaptırdılar.

Bir örnek olsun diye söyleyeyim. 131’e yakın özelleştirme/yabancılaştırma yapılan yerlerde, mahkemelerin bozma karalarına iktidarca uyulmamıştır.

Milli bir iktidar işbaşı yaparsa, kanunsuzlukların hesabını sorma ihtimali vardır. Daha net bir ifade ile söylersek; Anayasa değişikliği isteği, Recep Tayyip’ten de ötede Batının isteğidir. Onun için Batıdan sürekli destek açıklamaları gelmektedir. Kendi el altından verdikleri talimatlarını destekleme açıklamaları yapmaktadırlar. Bugün bile AP’dan Füme’nin açıklamaları vardı.

Çünkü beğenmediğimiz Anayasa, bu hali ile bile kalsa, üniter devletin önemli savunma aracıdır.

Eğer Batı eldeki güçler ile Anayasa değişikliğini sağlarsa, olacak olan şudur.

Batı talimat verecek, istek Meclis'te yasalaşacak ve hiçbir Anayasal, demokratik veya başka bir kurum itiraz edemeyecek.

Batının istediği kendi kuklasını hiçbir karşı duruş olmaksızın yönetmesidir. Kuklanın ilelebet iktidarda kalması ve hiçbir kuruma hesap vermemesi gerekmektedir.

Ordu ve yargıya saldırılar da zaten bu temelde yürütülmektedir.

Batı, içinde bulunduğu kriz döneminden ötürü, birçok müşkülat ile karşılaşırken, kuklası yönünden başka zorlukların çıkmasını istemiyor.

Batı, elinden gelse kuklasını tam diktatör yapacak ve ona da; gördüğünüz gibi bu demokrasidir diyecek.

31.3.2010, bulentesinoglu@gmail.com



Hotmail: Free, trusted and rich email service. Get it now.


--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin