22 Kasım 2011 Salı

((slayt izle)) Her Siyaset Bir Hesaplaşma İle Biter

 

Her Siyaset Bir Hesaplaşma İle Biter
Bülent ESİNOĞLU
 

Soldan Oy Al, TÜSİAD'a Hizmet Et

Milliyetçiden Oy Al, Dincilere Hizmet Et

Dincilerden Oy Al, Amerika’ya Hizmet Et

Son yıllarda yukarıda özetlemeye çalıştığım bir siyaset etme biçimi oluştu. Sonuç itibariyle seçmenin kandırılmasına dayanan bu siyaset biçimlerini yukarıda özetlendiği gibi özetlemek mümkündür.

Bu türlü maskeli siyaset yapma işinin sonuna doğru geliyoruz.

Birinci kümelenmeden başlayarak şunu diyebiliriz.

Soldan, ulusalcıdan, emekçiden, çalışandan, orta sınıftan, Kemalistlerden oy alıp TÜSİAD’a hizmet eden parti ve parti önderleri oluşmuşsa, bunu böylece yazmak bizim görevimizdir.

Atatürkçülerden oy ve destek alıp, Atatürk’ü katliamcı ilan etmek, ben artık maskeli siyaset yapmıyorum, ben kimliğimi açıkladım demektir.

Buna benzer bir durum Milliyetçi cenahta var.

Adam seçim zamanlarında halka gidiyor. Ben milliyetçiyim diyor. Milliyetçilerin oyunu alıyor. Meclis çalışmaları döneminde dincilere hizmet ediyor. Onlar da Amerika’ya.

Yukarıda parti isimleri vermedim. Ancak siz hemen anladınız.

CHP şimdiye dek solculardan, ulusalcılardan oy aldı, sağ hükümetlere destek oldu.

MHP ise Milliyetçilerden oy alıp dincilere hizmet etti.

AKP ise dincilerden oy alıp Amerika’ya hizmet ediyor.

Sonuç itibari ile hepsi birden Amerika’ya hizmet ediyorlar. Seçmenin niyeti başka; oyunun hizmet ettiği düşünce başka. Buna da Milli irade diyorlar.

Ancak, emperyalizmin öyle az zamanı kaldı ki, böyle oyunlar ile kaybedecek zamanı yok. Ya bendensin, ya düşmansın diyor.

Şimdi, emperyalizmin hizmetkârları da dönüp bize diyor ki, ya bizden yanasınız, ya düşmanımızsınız.

Dolayısıyla çalışanların, Kemalistlerin, yurtseverlerin, aydınlanmacıların adına mücadele ediyormuş gibi yapıp, düzenin nimetlerinden yararlananların bir yol ayırımına geldiği kesindir.

Kriz dönemleri, aynı zamanda hesaplaşma dönemleridir. Siyasi krizler sıklaştıkça, hesaplaşma da keskinleşir.

Hesaplaşmanın da ilk yaşanacağı mevzinin CHP olacağı kesindir.

Çünkü emperyalizmin ulus devletle, Atatürk ile hesabı var. Bağımsızlık ile hesabı var. Dolayısıyla ya Kemalizm’i savunacaksın, ya da savunmayıp Kemalizm’i yereceksin. Bu ikisinin arasında kalırsan, ne emperyalizme yaranabilirsin, ne de Kemalistlere ve yurtseverler yaranabilirsin.

Dönem, maskelerin indirilmesinin zorunlu olduğu bir dönemdir.

CHP böyle bir yol ayırımındadır. Ulusalcıyım deyip Atatürk’ü katliamcı ilan etmenin artık imkânı kalmamıştır. Yani solcudan, vatanseverden oy alıp, emperyalizme hizmet edeceğim dersen, boşlukta kalırsın. Siyaset üretemezsin, çözüm üretemezsin, v.s.

Emperyalizm, AKP’ye Suriye’nin yönetiminin değiştirilmesini görev olarak vermiştir. Önümüzde bir savaş dönemi görünüyor. Amerika İran ile son hesaplaşmayı yapmadan, Ortadoğu'da yol alamayacağını biliyor. Yani Türkiye bir siyasi kriz noktasına doğru hızla yaklaşmaktadır. Siyasi kriz demek, bir hesaplaşma demektir.

AKP kendi tabanı ile hesaplaşacak, CHP ulusalcılar ile hesaplaşacak, MHP Milliyetçiler ile hesaplaşacaklardır.

Her siyasi, her yönetici, hatta her birey yeniden düşünecek ve bir hesaplaşmaya doğru gidildiğini görecektir.

Yüreği olanlar, çalışanların, aydınlanmanın, vatanın yanında olacak. Yüreğini kaybedenler, isteseler de, istemeseler de emperyalizmin yanına düşmüş olacaklardır.

21.11.2011, bulentesinoglu@gmail.com

 



--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin