17 Şubat 2012 Cuma

((slayt izle)) İSTİHBARAT DEVLETİN KILCAL DAMARLARIDIR // Hon.Prof.Dr.Nurullah AYDIN



Nurullah aydın na741954@gmail.com

Hon.Prof.Dr.Nurullah AYDIN

17 Şubat 2012 ANKARA

 

İSTİHBARAT DEVLETİN KILCAL DAMARLARIDIR

 

Günlerdir medya da bu konuda çığırtkanlık yapıyor. Savcı,  hakim, polis, istihbaratçı, siyasetçi, benden yana bana karşı ikilemesi içinde ayrıştırılıyor.

 

Terör, terör örgütü, terör örgütü yöneticisi kavramları artık yandaşlar veya karşıtlar için kullanılıyor. Her iki kesim de bunlar terörist veya değil diyerek ve şimşekleri muhalife çekiyorlar. Bu haksızlıktır.

 

Bir harekât ancak ulusal istihbaratla yapılır, yabancı istihbaratla değil. İşte bu yanlışın bir sonucudur bugün bize yaşatılan bu trajedi. Peki, bunun sorumlusu kimdir?

 

Bu yanlışı yapanlar Türk Ordusu’nu ABD ve İsrail ile anlık istihbarat paylaşımı gibi bir tuzağa çekmişlerdir.

 

PKK müşterek düşman, anlık istihbarat paylaşımı diyenler kimdir?

Peki PKK ile masaya oturan yönlendirici güvenceli taahhütlerde bulunanlar kimler? Kimler panik içinde? Uludere olayında istihbaratı kim verdi? Anlık istihbarat deyip sınır ötesi harekâta izni kim verdi?

Bu bir tuzaktır, Türk devletine kurulmuş bir tuzak Bu tuzağı kuranlar; bu istihbaratı verenlerdir, bu ihbarı yapanlardır, bu kişileri organize edip götürenlerdir.

 

MİT içinde köstebekler var mı? Varsa kimlerdir? Devletin istihbaratını zaafiyete düşürmek kimin işine gelir?

Devletin bekası demek, devletin, hem tarihi, hem bugünü, hem de geleceğinin sağlam temellere dayalı olarak var olmasıdır

 

Türkiye devletinin tarihi; on bin yıllık bir uygarlık ve kültür olarak bellidir. Bu tarihe sahip çıkacak ve yeni yetişen nesillere öğretilecek ki gençler tarihten güç alıp geleceğe güvenle yarınlara bakabilsin.

 

Devletin bekası; hem tarihte yaşanan olaylardan ders çıkarmak, buna göre tedbir almak, hem de geleceği görmekten geçer, ön alıcı siyasi karar ve uygulamalardan geçer…

 

Geçmiş, bugün ve geleceğe sahip çıkmak demek; doğru bilgilerin toplanması, saklanması, değerlendirilmesi ve bunlardan çıkan sonuçların ışığında karar alınıp uygulamaya geçilmesi demektir. Bu ister ekonomide, ister siyasette, ister harp ve silah araçları üzerinde, devletin ve milletin bekasını ilgilendiren her alanda istihbarat demektir.

 

İstihbarat ikiye ayrılır; iç istihbarat, dış istihbarat…

İçteki istihbarat; Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma komutanlığıdır. Yine yeni kurulan Kamu Güvenliği müsteşarlığıdır.

Dışta ise asıl olarak Milli İstihbarat teşkilatı yer alır…

Hepsinin amacı; toplanan bilgileri siyasi iradeye ve bu iradeye bağlı olan kamu kurum ve kuruluşlarına aktarmak, devletin ve milletin bekası ve güvenliği için tedbir alınmasını sağlamaktır.

Güvenlik faaliyetleri ulusaldır. Bir siyasi partiye göre değişmez, çünkü söz konusu bir devlet ve bir milletin bekasıdır. Bir devlet gerçek, güçlü ve bağımsız bir devlet ise eğer, elbet sırları olacaktır ve elbet bu sırların saklandığı bir arşivi olacaktır…

 

MİT’in bu arşivleri yabancıların bilgisine sunulduysa bu, devletin ve milletin geleceğine bir tehdittir, çünkü zamanı geldiğinde bu bilgiyi Türkiye’ye karşı kullanacaklardır.

 

Kamu Güvenliği Müsteşarlığı kadrosunda teşkilat yasasında “yabancı uzman çalıştırılabilir” hükmü vardır. İşte o hüküm: “MADDE 13 – (2) Ayrıca özel uzmanlık isteyen konularda kadro karşılığı olmaksızın tam gün veya kısmi gün veya belli bir konu veya proje bazında, konu veya projenin süresi ile sınırlı olmak koşuluyla sözleşmeli personel ve yabancı uzman çalıştırılabilir. Bunlara ödenecek ücret Müsteşarın teklifi üzerine Bakan onayı ile belirlenir.”

 

Dünyada hiçbir devlet, ulusal güvenliği ile ilgili konularda yabancı istihbarat elemanı çalıştırmaz, çalıştırıyorsa eğer, amacı devlet ve milletin bekasını korumak değil, yıkmaya çalışmak anlamına gelir!

 

Bu Müsteşarlığın kadrosunda İsrail, Amerikan, İngiliz ve Fransız ajanları var mıdır?

Bu sorulara bir cevap bulunmalıdır,

 

Türk Milleti’nin Türk Devleti’nin varlığını ve bekasını tehlikeye düşürmek anayasal bir suçtur. Bunun anlamı düşmanla işbirliği yapmaktır. Düşmanla işbirliği yapmak ise hukuk dilimizde vatana ihanettir! Vatana ihanet suçları, bu kutsal topraklar hiç cezasız kalmamıştır,

 

Günün Sözü: Casusun kötüsü dile düşendir.




--

Görüş, düşünce ve iletileriniz için aşağıdaki iletişim ağını kullanabilirsiniz

Saygılarımla

kotanlartr@googlegroups.com

 http://groups.google.com.tr/group/kotanlartr?hl=tr

 


--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin