Evren Tane <evren.tane@gmail.com>
03 Haziran 2011 15:04
03 Haziran 2011 15:04
Tek Dünya Devleti Ve ERDOĞAN
Küresel baronların acelesi var. Kıt kaynaklar sınırlı. Ve onlar bu kıt
kaynakları "değersiz küçük insan" olarak gördüğü insanlarla paylaşmak
istemiyor.
Dünyanın efendileri(!) olduğunu düşünen küresel baronlar, dünyayı kısa
sürede küresel köy haline getirmek istiyor.
AB, Kuzey Amerika Birliği, Afrika Birliği, Asya Birliği projeleri ile
bütün ulus devletleri dört devlet haline getirip, en sonunda da dört
devletten tek devlet çıkarmayı planlayan küresel güç, birlikler eliyle
ulus devletleri ele geçirmiş oluyor. Birlik devletleri önce parasını,
sonra ordularını kaybedecek, birlik orduları yanılsaması ile
yutulmaları daha kolay olacak.
Ambalaj çok iyi... Öyle ya, sınırların kalktığı savaşsız bir dünya...
Kulağa ne hoş geliyor değil mi?
Oysa tek dil, tek din, tek banka sistemi ile gücü tek merkezde
toplamayı hedefleyen küresel eşkıya, ya da şeytanın temsilcileri, tek
güç merkezi olarak insanoğluna dünyayı açık hava hapishanesi yapmayı
planlıyor.
Proje hızlı yürüyor. Dünya nüfusunu 1/3'e düşürmeyi planlayanlar,
insanları bu ölümlere alıştırıyor. Son yıllarda ki bütün toplu
ölümlere dünya kayıtsız kalıyor farkında mısınız? Uzak doğu,
Endonezya, Pakistan, Japonya... Oralarda yaşanan toplu ölümlere dünyanın
ne kadar kör kaldığını fark etmedinizse, artık fark edin! Tepkisizlik
yürütülen proje gereğidir. Dünya insanları ölümlere, toplu yok
oluşlara alıştırılıyor. Toplu katliamlar yapıldığında, laboratuarlarda
ölümcül mikroplar üretilip insan ırkı kırıldığında da görülen o ki
dünya böyle umursamazca seyredecek.
Çipli nüfus cüzdanı da tek dünya devleti için gerekli projenin bir
ürünüdür. AKP bu projeyi Bolu'da uygulamaya koydu. İleriki zamanlarda
bu çiplere kişilerin bütün bilgileri kopyalanacak. Tek dünya devleti
olduğunda ise tek banka sistemine geçecek olan federal rezerv banka
sahipleri para yerine bu çiplerin kullanılmasını sağlayacak. Her birey
ücreti kadar bu çiplerle alışveriş yapabilecek.
Bu çipler sayesinde insanların her davranışı kontrol edilecek, isyan
etmeye kalkan kişilerin çipi kapatıldığı için yolculuk bile
yapamayacak.
"Kaybolan çocuklara çip takalım" önerileri ne kadar masum geliyor
değil mi? Oysa insanlar alıştırılıyor. Kendi kölelikleri önce
zihinlerde onaylatılıyor.
GDO vasıtası ile insanlar gırtlaklarından yakalanırken bir kelepçe de
buradan takılmış oluyor. GDO insanların genetiğini bozarken
kısırlaştırmaya da yarayacak. Yani nüfus azaltmaya...
Şu anda ülkemizde olan her faaliyet, baronların yönetiminde
köleleştirilmiş insanlardan oluşan "tek dünya devleti" hedefi için
yürütülüyor.
Erdoğan "tek dünya devletinin kurulmasına" hizmet etmek ve kendi
ülkesini pazarlamak için seçilmiş bir aktördür. O sadece kendine
verilen rolü oynuyor. Bu rolün karşılığını da fazlası ile alıyor.
Tek dünya devleti tek dinli bir devlet olacak değil mi? Erdoğan
"dinler arası diyalog" un eş başkanı değil mi? Nedir dinler arası
diyalog? Kabala öğretisi ile harmanlanmış evangelist Protestan
Müslümanlık...
Kelime-i Şehadet'ten Peygamberimizin adını bu yüzden kaldırdılar.
Lucifer'in çocuklarının kurmak istediği tek dinli, aslında dinsiz
devletin kurulmasına yardım etmek için.
Dinler arası diyalogun eş başkanlarından biri de İspanya başbakanıdır.
İspanya'da dinler arası diyalog için yapılan heykel her şeyi çok açık
anlatıyor. Secdede olan Müslüman'ın yanında İncil, Müslüman 'ın
sırtında elinde Tevrat olan bir Hristiyan, Hristiyan'ın sırtında
elinde Kuran olan bir Yahudi...
Müslüman en altta... Son dinin mensubu... Bütün dünyaya gelmiş bir dinin
mensubu... Diğer dinler bozulduğu için gelen ve son din olduğu
müjdelenen bir dinin mensubu en altta ve ayaklar altında... İşte bu
heykelin temsil ettiği hedefin Eş Başkanıdır Erdoğan!..
Erdoğanizm dini haline gelen bu Erdoğan Müslümanlığının mensupları,
Allah Ve Resulüne elbette hesap verecektir!
Diyalogcular şeytanın ateşine ateş taşırken, insanlığa en büyük
ihaneti yapmaya da devam ediyor.
Erdoğan'ın gelişini hatırlayın. Siirt seçimlerinden hülle ile vekil
seçilirken ağız birliği etmişçesine herkes, her kurum susmuştu.
Edelman Baykal'dan başlayarak YSK'ya kadar ziyaret edip her birini de
"sihirli gücü ile" tatmin etmeyi başarmıştı(!).. Böylece ikna olan her
kurum ve şahış aslında kendi canavarına onay vermiş oldu. O günden
beri de "tatmin" olma seansları devam ediyor(!)..
Karanlık ellerde 80 yıldır hazırlanan "Yecüc-Mecüc"ün kapağı da
böylece açılmış oldu.
Hilmi Özkök, başında ABD'nin çuvalı ile gezen, milletin vicdanında
çoktan mahkum olmuş zat... Hatırlayın, Genel Kurmay Başkanı olduğu
dönemde KKK brövesinden Atatürk resmini çıkarmaya kalkmıştı. Aslında
bu bile ortak bir projeyi haber veriyordu.
Atatürk bağımsız bir ulus devleti temsil ediyordu. Atatürk
emperyalizmin yenilebileceğini bütün dünyaya ispat etmiş, mazlum
milletlere direnme gücü veren, bağımsızlık şuurunu uyandıran bir lider
olmuştur. O zaman bu güç, bu simge değersizleştirilmeli, zihinlerden
silinmelidir.
Erdoğan Dersim kalkışmasını dillendirirken Atatürk'ü sanık
sandalyesine oturtmayı acaba bu yüzden mi istiyordu?
ABD Donanması Haberalma Servisinin 1979 yılında ele geçirilen
raporundan beyin yıkama teknikleri hakkında yazılan bir madde:
"Tarih ve hukuku yeniden yazmak ve halkı sapkın yaradılışın hükmü
altına sokmak..."
Erdoğan ve ekibi tarihi gerçekleri sürekli saptırarak bu projeyi
yürütüyor. Seçimde kazanırlarsa hukuku yeniden yazacaklar. Aslında
Silivri yargısı ile GUANTENAMO hukukunu yazdılar. Ölümcül darbe
seçimden sonraya kaldı.
Gallipoli diye film yapanlar, sözde "insan Mustafa" diye belgesel
yapıp Mustafa'yı Atatürksüz Mustafa haline getirenler de yürütülen
psikolojik savaşın birer tarafıydı. Atatürk Silivri davalarına sehven
bir numara olarak girmedi. Atatürk'ü zihinlerde dönüştürüp silmek
isteyenler şunu çok iyi biliyordu: "T.C. Devletinin kurucusunu
tartışmalı hale getirip yok edersen T.C. diye bir devletin meşruluğu
da tartışmalı hale getirilebilir."
Çanakkale ve Kurtuluş Savaşını tartışarak değersizleştirmeye
çalışanlar da tek dünya devletini planlayanların taşeronlarıdır.
2006 yılında İtalya'dan Türkiye'ye gelen Türk Hava yolları uçağında ki
bir yayında Türkiye haritasında Güneydoğu "Kürdistan" olarak
gösterilmişti. Tepki üzerine "sehven" demişlerdi. Siirt'ten Edelman'ın
teveccühü ile "sehven" seçilen Erdoğan, sehven yargılamaların da
başbakanı olarak tarih ve vicdanlarda ki yerini alacaktı.
Erdoğan'ın tasada ve kıvançta bir olmuş, ülkü birliği kurmuş Türk
Halkını etnik kaşımayla provake etmesi de görevi gereğidir. Gene Alevi-
Sünni kaşıması, Aleviliği seçim meydanında yuhalatması da etnik ve
dinsel boğazlaşmayı planlayan küresel güçlerin projesine hizmet
etmektir.
Şöyle diyordu David Rockefeller:
"Düşmanı yok etmenin yolu onların birbirini öldürmesini sağlamaktır.
Ordusunu ikiye bölersin, iki tarafa da yardım edersin. Sonra ülkeyi
ele geçirirsin."
Türkiye'de F tipi polise yardım ediyor. Ülkemizde planlanan boğazlaşma
ise Kürt-Türk çatışmasıdır. Bu çatışmanın zeminini çıkardığı yasalarla
AKP hükümeti oluşturdu. Kürt-Türk çatışması çıkarsa BM-NATO tezgahı
ile ülkenin üzerine çökecekler.
Polis içine yerleşen cemaatin ülkemize giren "sayısını bilmediğimiz"
CİA ajanları ile birlikte çalışarak Türk Ordusuna savaş açması da aynı
projenin ürünüdür.
Polis ve Orduyu karşı karşıya getiren Erdoğan hükümeti, bütün
kurumlara olan güveni bitirip bütün kavramların içini boşaltma görevi
de yapıyor. Dün söylediğini hiç utanmadan bugün inkar eden, yalan
satmaktan hayali projelerle HAYAL satmaya terfi eden Erdoğan... Erdoğan
sadece milli güçlere saldırmıyor, aynı zamanda "MUHAMMEDİ AHLAK"a da
saldırıyor. Bu cümlemi sakın unutmayın!
Bütün kurumların çökertilmesi Cumhuriyetin çökertilme projesidir.
Devlete Kandilden gelen katiller önünde diz çöktüren ve ülkenin
bayrağını teröriste kıyak olsun diye indiren yargının başbakanı olma
şerefine(!) nail olan Erdoğan...
Küresel Sermaye adına bütün ülkeyi Hasdal-Silivri hattına hapseden
Erdoğan...
8 yıldır herkesle kavga ediyor. Kışkırtıyor, bölüyor, ayrıştırıyor.
Sürekli kaos çıkartıyor. Sürekli suni gündemler yaratıp toplumu
gerçeklikten koparıp sanal bir dünyaya hapsediyor.
Gene ABD Donanması Haber Alma Servisinin raporundaki 3 maddeyi
hatırlatalım:
"Genel Kural
1- Düzensizlik.
Düzensizlikte kar vardır. Daha fazla karışıklık daha fazla kar
demektir. Bu nedenle en iyi yaklaşım problem yaratmak ve sonra
çözümler sunmaktır."
Erdoğan bu maddeyi 8 yıldır başarı ile uyguluyor. Yani görevini iyi
yapıyor(!).."
2-Medya: Yetişkin nüfusun dikkatini gerçek sosyal sorunlardan uzak
tutarak gerçekte önemli olmayan meselelere çekmektir.
AKP medyası 8 yıldır bu maddeyi de başarılı bir şekilde uyguluyor.
3-Okullar: Genç nüfusu gerçek matematikten, gerçek ekonomiden, gerçek
hukuktan ve gerçek tarihten habersiz tutmaktır."
Bu madde yıllardır ağırlaştırılarak birçok hükümet tarafından
uygulandı, uygulanıyor.
Dünyanın terk ettiği modern matematik okutularak matematik aklı yok
ediliyor. Okul ve dershane kıskacına hapsedilen öğrencinin verilen
ders dışındaki konuları araştırma imkanı yok edilirken, düşünmesi de
engellenmiş oluyor. "
Türkiye'de olanlara içeriden bakarsak, kavram kargaşası ile gerçekleri
gözden kaçırırız. Gerçek olansa; tek dünya devletine giden yolda
Türkiye'nin dizayn edildiğidir.
Türkiye'nin dizayn edilmesi için de Erdoğan görevlendirilmiştir.
BOP, GOP ve Dinler arası diyalog EŞBAŞKANI olmayı kabul ederek
Lucifer'in çocuklarının "TEK DÜNYA DEVLETİ" ni kurma projesinde rol
almıştır.
Şeytani güçlerin insana hükmedebilmesini sağlayacak olan Tek Dünya
Devleti olsa olsa Nemrut'un ülkesi olur.
Gün Nemrut'un yaktığı ateşe ateş taşıyanlarla ateşi söndürmek için su
taşıyanların saflarını seçtiği gündür.
İnsan olmakla köle olmak arasında yapılan tercih kişilerin kedi
kaderini de belirleyecektir.
http://www.internetajans.com/default.asp?t=wa&wid=18&aid=3297
--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
kaliteli slayt grubu
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin