15 Ağustos 2011 Pazartesi

((slayt izle)) Doğu Perinçek : ABD'nin haraç sistemi 2 (Çin'in top top ipeklileri)


---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Fedai <yusuf.tuner@gmail.com>
Tarih: 13 Ağustos 2011 16:46
Konu: Doğu Perinçek : ABD'nin haraç sistemi
Kime:


 
                        

Doğu Perinçek / AYDINLIK                            12 Ağustos 2011 CUMA

 

 

 

ABD’nin haraç sistemi

 

ABD açıkçası silahlı gücüne dayanarak dünyanın haracını toplamaktadır. Dünya çarşısı, cam ve çerçeveyi kırmasın, tezgâhları devirmesin diye mahallenin kabadayısını memnun etmektedir. Arada bir ayaklara kurşun sıkmak veya ibret olsun diye adam vurmak, kabadayılığın şanındandır.

 ABD, aslında kağıt ve mürekkep değil, askeri güçlerini ihraç etmektedir. Soros’un Türkiye’ye önerdiği, “Orduyu ihraç” sistemi, bir “Amerikan” modelidir.  

 

 

         Ekonomi, her zaman ekonomiyle açıklanamıyor. “Ekonomistlerin” açmazı burada.

         ABD’nin dış borcu 14,3 trilyon dolar.

         Bu borcun 4,5 trilyon dolarının alacaklıları, elinde ABD hazine bonoları olan ülkeler. Çin en büyük alacaklı, elinde 1,2 trilyon dolarlık bono var. Ayrıca 2 trilyon dolarlık döviz yığınağı da var.

 

Bir bardak soğuk su

         ABD’nin bu borçların üzerine yattığı herkesçe biliniyor. Mali danışmanların verebileceği bir öğüt olduğunu sanmıyorum. Çin ve diğer alacaklılar, çaresiz sağlık danışmanlarını dinleyip birer bardak soğuk su içeceklerdir. Hatta yalnızca kâğıt parçası değeri olan bu bonoları almaya devam etmeleri dahi kimseyi şaşırtmayacaktır. Güngör Uras, “ABD Hazinesi tahvil bono satamayacak diye bir durum yok.” diye durum saptaması yapıyor (Milliyet, 8 Ağustos 2011).

         Peki Çin, yalnız kağıt parçası değeri olan bu bonoları niçin yığıyor? Ekonomi içinde cevabı olmayan soru budur.

 

ABD’nin en büyük ihraç kalemleri

         ABD, İkinci Dünya Savaşı sonrasında adım adım bir haraç sistemi kurmuştur. Doların bütün dünyada geçerli ödeme aracı olması, bu haraç sisteminin birinci aşamasıydı. Böylece ABD, üzerinde dolar yazısı bulunan kâğıtları, dünya piyasasında gerçek değerlerle değişme tekelini kurdu.

         ABD’nin ikinci büyük ihraç malı, hazine bonoları oldu. Aslında sistem aynıdır; yine üzeri yazılı kâğıt karşılığında büyük değerlere el konmaktadır.

         Bu sisteme baktığınız zaman, ABD ekonomisinin en önemli üretim dalının kâğıt olduğu görülüyor. Ancak bu kâğıtların defter ve kitaplardaki kâğıttan farkı, değişim değeri olmamasıdır. Sobada yakılmasıyla elde edilecek enerjiyi de ihmal ederseniz, kullanım değeri yoktur.

 

ABD’nin ordu ihracatı

         Ekonomi âlimleri, bu manzara içinde Çin’in haline bakıp “vah vah” diyorlar. Şu sıra en geçerli ekonomi analizi budur. Peki Çin niçin bu hale düştü, ABD’nin bu borçların üzerine yatacağını bilmiyor muydu?

         Burada ekonomi dışı büyük gerçek arzı endam ediyor. Emperyalizm, yalnız mali sermaye ihracı değildir; aynı zamanda büyük silahlı güçlere sahip olan mali sermaye devletleri arasında güç kullanılarak yürütülen bir hegemonya (üstünlük) çatışmasıdır.

         ABD, dolar ve bono saltanatını, 60 yılı aşan süredir büyük bir silahlı güçle sürdürüyor. Bu haraç sistemi, aslında ABD’nin kâğıt ve mürekkep üretimine değil, uçak gemilerinden nükleer silahlara kadar uzanan askeri gücüne dayanıyor.

         ABD açıkçası silahlı gücüne dayanarak dünyanın haracını toplamaktadır. Dünya çarşısı, cam ve çerçeveyi kırmasın, tezgâhları devirmesin diye mahallenin kabadayısını memnun etmektedir. Arada bir ayaklara kurşun sıkmak veya ibret olsun diye adam vurmak, kabadayılığın şanındandır.

         Bu durumda ilk kurduğumuz teori çökmektedir. ABD, aslında kâğıt ve mürekkep değil, askeri güçlerini ihraç etmektedir. Soros’un Türkiye’ye önerdiği, “Orduyu ihraç” sistemi, bir “Amerikan” modelidir. 

         Büyük Amerika, büyük ordu ihraç ediyor. Küçük Amerika da küçüğünü ihraç edecektir.

 

Haraç kimlerden toplanır

         Haraç, bilindiği gibi hem dostlardan toplanır; hem de hasımlardan.

         Bazı gelişmiş kapitalist ülkeler, bu haracı kabadayının sağladığı güvenlik karşılığında veriyorlar. Bunlar, ABD’nin Avrupa ve Japonya ilişkilerinde açık açık ifade edilir.

         ABD’nin stratejik hasım ilan ettiği Çin gibi ülkeler ise bir tür barış vergisi ödemektedirler.

         Bu vergi, daha ne kadar sürer, işte can alıcı soru budur!

 

 

YARIN: ÇİN’İN TOP TOP İPEKLİLERİ.





---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Fedai <yusuf.tuner@gmail.com>
Tarih: 15 Ağustos 2011 17:56
Konu: Doğu Perinçek : ABD'nin haraç sistemi 2 (Çin'in top top ipeklileri)
Kime:


 
Doğu Perinçek 
AYDINLIK   / 14 Ağustos 2011 PAZAR
 

Çin’in top top ipeklileri

 

Çin, dünün bozkır halkları gibi hızlı yay çeken savaşçıları ve dayanıklı atları olmasa bile; bugün uçak gemileri, uzun menzilli füze sistemleri ve nükleer silahları olan ABD’ye de barış vergisi ödemektedir. Yalnız bugün âdet değişmiştir. Top top yumuşak ipekli, altın ve gümüş yollamak yerine ABD hazine bonolarını satın almaktadır.

 

         Bilge Kağan, Koyun yılının 17’sinde (27 Şubat 731) ölen kardeşi Kültigin için diktirdiği taşın güney yüzüne şöyle yazdırmıştır:

         “Tabgaç bodun birle tüzültüm. Altun, kümüş, işgiti kuutay bunsuz ança birür.”

         Günümüz Türkçesiyle:

         “Çin bodunuyla ilişkileri düzelttim. Altun, gümüş, ipeği ve ipekli kumaşları sıkıntısız öylece verir.” (Orhon Yazıtları’nın bugünkü Türkçeye en doğru çevrimini değerli bilim adamı Porf. Dr. Talat Tekin yapmıştır. Bkz. Orhon Yazıtları, Türk Dil Kurumu Yayınları, Dördüncü baskı, Ankara, Mart 2010, s.20, 21, 44, 45).

 

Ekonomistler değil

Bilge Kağan açıklıyor

         Çin’in ABD hazine bonolarına yatırdığı 1.2 trilyon doları, ekonomistlerimiz bir türlü açıklayamıyor ama Bilge Kağan, “tokuzunç ay yeti otuzka” gününde, yani “Dokuzuncu ayın otuza yedisinde [27]” taşın üzerine böyle kazıtmış.

         Çin imparatorluğu, atlarıyla duvarların üzerinden aşıp Çin kentlerine ve çarşılarına ziyarette bulunacak kuzeyli komşularıyla ilişkilerinde böyle bir çözüm üretmiş.

 

Kazan-kazan formülü

         Bir tür “Kazan kazan” formülü. Atlı göçebeler, top top yumuşak ipekleri, altını ve gümüşü kazanıyor. Çin ise kentlerinde, çarşılarında ve kırsal alanda üretim ve ticareti sürdüreceği barışı kazanıyor. Bilge Kağan’ın “tüzültüm”, yani düzelttim dediği olay bu.

         Bir gün Mao Tun (Mete) veya başka bir Hun Şan-Yü’sünün yazıları bulunursa, bu kazan kazan formülünün Milattan Önceki yüzyıllarda da hayata geçirildiğini belgeleyeceğiz. (Hunların yazıları olduğu Çin kaynaklarında belirtiliyor.) Zaten Çin imparatorluk kayıtlarından bu çözümün daha o zamanlarda keşfedildiğini öğreniyoruz.

 

“Modernite”de değişen âdet

         Çin, dünün bozkır halkları gibi hızlı yay çeken savaşçıları ve dayanıklı atları olmasa bile; bugün uçak gemileri, uzun menzilli füze sistemleri ve nükleer silahları olan ABD’ye de barış vergisi ödemektedir. Yalnız bugün âdet değişmiştir. Top top yumuşak ipekli, altın ve gümüş yollamak yerine ABD hazine bonolarını satın almaktadır. Çin’in 2 trilyon dolarlık döviz stoku da bir tür barış vergisidir.

         Ekonomik diye adlandırılamayacak bu “düzeltilmiş” ilişkilerin ortak yönü, ipeklerin de bonoların da karşılığında bir ödeme yapılmayacak olmasıdır.       

         İlkçağda ve Ortaçağ da bu ilişkiye “Haraç”  deniyordu. Bugün çok sevilen deyimle “Modernite” denen çağda, haraç denmesi bilmiyoruz nezaket sınırlarını zorlar mı? Ama hakikat sınırlarını hiç zorlamadığı açıktır.

 

Yeni Çin Seddi

         Çin, 1949 yılında Mao’nun önderliğinde başardığı milli demokratik devrimle ve arkasından sosyalizmi kurma aşamasına geçerek, dünya tarihinde görülmemiş bir gelişme gösterdi. Devrimin özgürleştirdiği emekçisiyle ve yine devrimle kurduğu kamu ekonomisini esas alarak!

         Bu ekonomi, dünya piyasasının dayatmalarına engel olan Çin Seddiyle korunmaktadır ve bir üretim ekonomisidir. Çin yönetimi, ülke sosyalizmin ilk basamaklarında olduğu için, özel girişimciliği de üretimi geliştiren bir etken olarak devreye sokmuştur. Deney sürüyor.

 

Zamanın satın alınması

         Çin, kuşkusuz ABD’nin kendisine hangi gözle baktığını biliyor. Ancak zamanın kendisinden yana çalıştığını da biliyor. ABD’yi ve gelişmiş kapitalist ülkeleri, barışçı yoldan yakalama ve geçme siyasetini izlemektedir. Tıpkı eski Çin imparatorları gibi, kentlerinde, çarşılarında ve kırsalında barışı korumak için, ABD emperyalizmine haraç ödemektedir.

         Bu siyaset ne kadar gerçekçidir? İşte dünya bu sorunun sınandığı kritik güne doğru hızla yol almaktadır.

         Çin, barışı satın alamasa bile, en azından zamanı satın almıştır. O nedenle yarın büyük olasılıkla kalorifer kazanlarında yakacağı hazine kâğıtlarına ödediği 1,2 trilyon dolarlık mal boşa gitmiştir denemez.

 

Kâğıttan silah

         Kaldı ki bu kâğıtlar, aynı zamanda bir silahtır. Ani Di Franco’nun “Doğru tutulduğunda her şey bir silahtır” sözü bu kâğıt parçaları için de geçerlidir. Mao, ABD emperyalizmine “Kâğıttan kaplan” demişti. Şimdi Çin’in elinde kâğıttan silahlar bulunuyor.

         Çin, depoda yığılı duran bu kâğıtları ortalığa çıkardığı zaman, ABD ekonomisinin başına neler geleceğini ekonomistler bile tahmin edebiliyorlar. 

         Nitekim bu uygulamanın küçük bir denemesi, Kuzey Afrika’da gündeme gelmiştir. Çin elindeki dolar deposuyla Libya ve diğer Afrika ülkelerinde yatırımlara başlayınca, NATO zırhlıları demir almış ve uçaklar havalanmıştır.

         Libya’ya Haçlı seferinin bir anlamı da şudur: Haraç olarak verilen, haraç olarak kalmalıdır. Haraç, geri ödemesi olmayan bir ödeme biçimidir. Aksi takdirde davetsiz misafirler her kapıyı çalabilir.

 

Ekonominin bittiği yer

         İşte günümüzün serbest piyasa ekonomisi, bu kadar “serbest”tir.

         Devletin müdahale etmediği bir ekonomi teorisi, bu kadarcık “teori”dir.

         Liberalizmin dünya barışı ve insan hakları iddiasına gelince, nenelerimizin masallarından, daha masaldır.

         Ekonominin bittiği yerdeyiz.

 

--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin