30 Ocak 2010 Cumartesi

{oykusel@googlegroups.com} yüreğini dinle

YÜREĞİNİ DİNLE
Bir gün yollarimiz ayrilsa da ve ben bir yerlerdeysem,
seni görme olanagim
olursa, bosa geçirilmis bir yasam gördügüm her
sefer nasil üzüldüysem öyle
üzülecegim, ask yürüyüsünü tamamlayamamis bir
yasam beni hüzünlendirir.
Kendine dikkat et. Hayatta yanlislarin yerine
dogrulari koymak istediginde
sunu animsa: yapilacak ilk devrim insanin kendi
içinde yapacagidir, evet ilk
ve en önemli devrim budur. Insan kendi hakkinda
bir düsünceye sahip
degilken, ne istedigini, hayattan ve insanlardan
ne bekledigini bilmiyorken
bir düsünce ugruna savasmak yapilabilecek en
tehlikeli seylerden biridir.
Hayatini basitlestirme ve ucuz zevkler ugruna
harcama onu. Hayat ilkbaharda
daglardaki karlarin erimesi kadar çabuk sona
erer. Anlamadan bitiverir.
Yasadigimiz her saniye bize bahsedilmis birer
mucize olsa gerek. O kadar ki,
geri alinmasi ve tekrar yasanmasi olanaksiz. Bunu
bil ve her sikintili
aninda bunu animsa. Acilari ve üzüntüleri,
hayatinin büyük bölümüne yayarak
kendini yipratma. Dolu dolu, heyecanla, severek,
sevilerek yasa. Sevmekten
ve çok sevilmekten korkma. Sevmek, en yüce deger;
ölesiye, uçsuz bucaksiz
sevmek. Sevilmekte bir o kadar. Sevmenin
güzelligi, sevilmenin izdirabinda,
sevgisizligin sizisi içimizde sakli. Bir gün
arkana baktiginda -  ki o gün
mutlaka gelecek - tüm benligini pismanlik
kaplamasin. Yapamadiklarinin
pismanligiyla degil, yapabildiklerinin hazziyla
yaslan. Her zaman yapilan
yanlis nedir bilir misin? Hayatimizin ve
hayatimizda yer eden insanlarin hiç
degismeyecegini sanmaktir, trenin ray
degistirmeden sonsuza kadar gidecegini
düsünmektir. Oysa kaderin hayal gücü bizimkinden
daha renklidir. Artik çikis
yolunun kalmadigini sandigin bir durumda,
umutsuzlugun zirveye vardiginda,
rüzgar hiziyla her sey degisir, alt üst olur ve
bir andan ötekine geçerken
kendini yeni bir yasantinin, yeni insanlarin
içinde bulursun. Dogru insan ve
insanlarla beraber olmak ise kaderin hayal
gücünün renkliligine degil,
tamamen bizim seçimimize baglidir. Senin için
çirpinan insanlara hak
ettikleri degeri ver. Birileri için çirpinan,
fedakarlik yapan, gerçekten
seven insanlari yeniden bulmak çok zor. Insan
elindekilerin kiymetini
genellikle bilmez. Onlari kaybedince degerlerini
anlar. Buna firsat verme,
çok geç olabilir. Bir gün yolunu yitirdigini,
sasirdigini hissettigin zaman
agaçlari düsün, onlarin büyüme biçimini animsa.
Unutma ki yapragi gür, ama
kökü zayif bir agaç ilk güçlü rüzgarda devrilir,
oysa kökü güçlü ve az
yaprakli agaçta can suyu bin güçlükle dolasir.
Kökler ve yapraklar ayni
ölçüde gelismelidir. Çevrendeki insanlar bunu
saglayabilecek nitelikte
olmalidir; olaylarin içinde ve üstünde olmalisin,
ancak böyle gölge ve
siginak sunabilir, ancak böyle dogru mevsimde
çiçekler ve meyvelerle
donanabilirsin. Ve sonra önünde pek çok yol
açilip sen hangisini seçecegini
bilmedigin zaman herhangi birine, öylece girme;
otur ve bekle. Hayatina
girecek insanlari belirlerken de buna dikkat et.
Dünyaya geldigin gün nasil
güvenli ve derin soluk aldiysan öyle soluk al,
hiçbir seyin senin dikkatini
dagitmasina izin verme, bekle ve gene bekle. Dur,
sessizce dur ve yüregini
dinle. Seninle konustugu zaman kalk ve yüreginin
götürdügü yere git,
yüreginin belirledigi kisiyi seç...
hak eetğin mutlluluğu bulman dileğimle

 

--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google
Grupları "ÖYKÜSEL" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : {oykusel@googlegroups.com}
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
oykusel+unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için,
http://groups.google.com.tr/group/oykusel?hl=tr?hl=tr adresinde bu
grubu ziyaret edin