30 Kasım 2010 Salı

((slayt izle)) Olmak ya da Olmamak / Mehmet Bedri Gültekin: KEMALİZM GÖMLEĞİ




                                                                                                                      29 Kasım 2010

 

 

Olmak ya da Olmamak

                                   Mehmet Bedri Gültekin

 

KEMALİZM GÖMLEĞİ

 

Milliyet’ten Aslı Aydıntaşbaş, 22 Kasım 2010 tarihinde yayınlanan yazısında, Pollmark Araştırma Şirketi Kurucusu Ertan Aydın ile yaptığı bir söyleşiyi yayınladı. Ertan Aydın, Aslı Aydıntaşbaş’ın deyişiyle “Derin AKP” içinde yer alıyor ve bu Parti’nin strateji ekibi içinde görev yapıyor.

İşte bu Ertan Aydın, Kılıçdaroğlu’nun CHP’sinin, ne yaparsa başarılı olacağı kapsamında şunları söylüyor:

“Tayyip Erdoğan 2002 yılında milli görüş gömleğini çıkardı. Risk alarak ve tabanıyla çatışmayı göze alarak Milli Görüş’ten vazgeçtiğini söyledi. AB’yi benimsedi. Bir istisna ortaya koyduğu için muktedir oldu. Muktedir olmak için CHP de, Kemalizm gömleğini çıkarmalı. İstisnanın ne olacağını CHP kendi belirleyecek. BDP’yle ittifak böyle istisna olabilir. Sol tabanın zaten gidebileceği başka adres yok. Kılıçdaroğlu sol açısından alternatifsiz. O yüzden her türlü atraksiyonu yapabilir.”

Son cümle tam da AKP’nin durduğu yere ve bu Partinin kapkaççı ideolojisine uygun. Bu Parti gerçektende “Her türlü atraksiyonu yapmaktadır. CHP’li dostların üzerinde düşünmeleri gereken nokta, Ertan Aydın’ın “Her türlü atraksiyonu” CHP’ye de önerebilmesidir.

 

YANDAŞLARIN CHP SEVDASI (!)

Aslında sadece Ertan Aydın değil, yandaş ve Fethullahçı basında yer alan hemen hemen bütün kalemler CHP’ye karşı benzer bir tutum içindedirler.

Hepsi CHP’nin son olarak içine girdiği yönelime ilişkin memnuniyetlerini gizlemiyorlar.

Hepsi durmadan CHP’ye nasıl hareket etmesi gerektiğine ilişkin önerilerde bulunuyorlar.

Aslı Aydıntaşbaşlar, Taha Akyollar, Mümtazer Türköne’ler, Zaman yazarları vb. vb.

En tez canlılarının ve açık sözlüsünün Ertan Aydın olduğu anlaşılıyor. O, kestirip atmış: “Kemalizm gömleğini çıkarın!”

Evet, CHP’ye umut bağlayan bütün vatandaşların, kendilerine sormaları gereken soru şudur:

Yandaş ve Fethullahçı kalemlerin CHP’ye ilişkin bu gayretleri nereden kaynaklanıyor?

 

“SEVDA”NIN NEDENLERİ

Bunun için CHP yönetiminin Mayıs ayındaki Kaset Komplosu’ndan bu yana içine girdiği yönelime ve açıklanan politikalara bakmak gerekiyor:

1. Her şeyden önemlisi Kılıçdaroğlu “laiklik tehlike altında değildir diyerek” son yılların temel saflaşmasını belirleyen temel konulardan birinde, karşı tarafta yer aldığını ilan etti.

2. “Bazı tarikatlar ve Cemaatler iyidir” açıklamasıyla, sekiz büyük Cumhuriyet Devrimi Kanunu’ndan biri olan “Tekke ve Zaviyelerin kapatılması hakkındaki Kanun”u reddetmiş oldu ve böylece Kemalizmden kopuş mesajı verdi.

3. Atatürk’ün Türk Milleti tanımını terk etmesi, Kılıçdaroğlu’nun Kemalizm gömleğinden sıyrılma niyetini açığa vuran ikinci önemli mesajı oldu.

4. “Dersim İsyanı sırasında ben daha doğmamıştım” demesi ise, yeni CHP liderinin, Cumhuriyetin feodalizmle mücadelesini savunmada ne derece kararlı (!) olduğunun bir işareti oldu.

5. “27 Mayıs’ı yapanlar yaptıklarından utanıyorlar” demesi, Kılıçdaroğlu’nun Kemalizmden kopuş sinyallerinin en önemlilerinden biridir. 27 Mayıs, Kemalist Devrim’in Küçük Amerika sürecine ciddi bir itirazıdır. Kılıçdaroğlu ise “uygun bir zamanda Mendereslerin mezarını ziyaret edebileceğini” söyleyerek 27 Mayıs karşıtı tutumunda kararlı olduğunu bir kez daha gösterdi.

6. Kılıçdaroğlu aynı tavrını 28 Şubat konusunda da devam ettirdi. 28 Şubat’ın hata ve eksiklikleri bir yana bırakalım. Ama Cumhuriyet Devrimi, 27 Mayıs ve 28 Şubat’ın aynı tarihsel geleneğin farklı halkaları olduğu bir gerçektir.

7. Fethullahçı Aksiyon dergisinde, Kılıçdaroğlu’nun, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısını “gizli AKP’li” olarak suçlaması ise bütün bu tavırları ile tam bir bütünlük göstermektedir. Abdurrahman Yalçınkaya, laikliğin tehdit altında olduğunu saptamış ve bu tehdidin kaynağı olan AKP hakkında kapatma davası açmıştı.

8. “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.” Fethullahçı ve yandaş basında yazan ve Kılıçdaroğlu’na övgüler düzen bütün kalemler de bu temel düstura göre hareket ediyorlar. Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamalar ile üniversitelerde türbanın serbest bırakılmasını sağladı.

9. Yeni CHP yönetiminde yer alan çeşitli isimlerin Kemalist Devrim, ulusal devlet, ülkedeki saflaşma, emperyalizme karşı tavır konularında yaptığı açıklamalar, yeni yönelimin Parti’ye hâkim olan bir ekip tarafından savunulduğunu gösteriyor.

10. Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin ideolojisini ve programını tarif etmek için kullandığı “Özgürlükçü (liberal) demokrat” tanımı ise (10 Ağustos 2010, Radikal) durulan yer ile ilgili çok kuvvetli bir başka kanıttır.

11. Referandum sürecinde CHP’nin, askeri darbe tehlikesini ortadan kaldırmak gerekçesiyle sunduğu yasa teklifi; Cumhuriyetin, emperyalizm ve F Tipi Çete tarafından henüz tam anlamıyla ele geçirilmemiş tek kurumu olan Ordu’ya karşı yürütülen operasyonda karşı tarafa sunulan büyük bir destek anlamına geliyordu.

Böylece üç yıldır binbir yalanla, “darbe yapacaklar” gerekçesi ile Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yürütülmekte olan Ergenekon tertibi olumlanmış oluyordu.

Bu liste uzatılabilir. Ama bütün bu verilerden sonra, AKP’nin “derin kısmı”nda yer alan bir Zat’ın çıkıp, CHP’ye; “Kemalizm gömleğini artık çıkar” demesinden daha doğal bir durum olamaz.

Çünkü o gömlek zaten çıkarılmaktadır.

                                                                                              mbgultekin@ip.org.tr

 

 



--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin