7 Aralık 2013 Cumartesi

((slayt izle)) Fwd: EZMİŞLER DELİKANLIYI YAZIK



---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Rifat Serdaroglu <rifatserdaroglu@gmail.com>
Tarih: 7 Aralık 2013 07:10


Saygılarımla

EZMİŞLER DELİKANLIYI YAZIK

Dünya nüfusu 7 Milyarı geçti. Geçti geçmesine ama kimse Erdoğan kadar çile çekmedi bu dünyada! Ömrü zindanlarda geçti dense yeridir!
Milletvekilliği seçimini vatandaşın “tercih oyu” ile Mustafa Baş’a kaybedince, adamlarıyla birlikte Mustafa Baş’ı istifa ettirmek için aradılar! Mustafa Baş Refah Partisi Genel Merkezine parti büyüklerinin yanına kaçtı. Hızını alamayan Delikanlı, o sinirle Beyoğlu İlçe Seçim Kurulunu bastı ve görevli Hâkim’e hakaret edince, doğru kumbaraya, yani Bayrampaşa Cezaevine konuldu.
Gaddar Yargı, Delikanlıyı ezmeye başlamıştı!

İkinci ezilme olayı Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 23 Eylül 1998 günü, Diyarbakır DGM tarafından verilen 10 ay hapis ve 716 milyon TL (eski para ile) cezayı onamasıyla başladı. Delikanlı alt tarafı bir şiir okumuştu!
Fakat Gaddar Yargı, Delikanlıyı “Halkı, Din ve Irk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmekten” suçlu buldu ve “Başlarım senin süngünden de, kışlandan da, sen kimi kandırıyorsun, Türk Yargısını çocuk mu sandın” diyerek delikanlıyı ezdikçe ezdi! (O zaman ki Yargı ne ileri görüşlüymüş)

Fakat Delikanlı artık uyanmıştı. Kendini fazla ezdirmemek için her şey adım-adım planlandı. Önce, Erdek-Karamürsel-Çorlu-Akyazı cezaevleri gezildi, Pınarhisar Cezaevinde karar kılındı. Delikanlı teslim olmadan evvel, kendisine tahsis edilecek koğuş bir güzel temizlendi. Duvarlar Avrupa malı kâğıtla kaplandı. Ayaklarını üşütüp romatizma olmasın, soğuk yere oturup basur olmasın diye zemin boydan boya halı ile kaplandı. Elektrik-su-sıhhi tesisatlar yenilendi. Günün her saatinde sıcak su bulunsun diye şofben takıldı. Derin dondurucu-Büyük Buzdolabı- çamaşır ve bulaşık makinası- toplantı masaları- çalışma masaları-deri koltuklar- oturma grupları-en büyük ekran televizyon yerleştirildi. Koğuşun bahçeye ve koridora açılan kapıları boyandı ve sadece içerden açılabilecek hale getirildi. Çatıya manyetik bariyerler, bahçeye elektronik sensörler ve kör noktalara kameralar yerleştirildi. Gardiyanlar ve az sayıdaki mahkûmlara pantolon-gömlek-ayakkabı-eşofman takımı verildi.
Artık her şey hazırdı, Delikanlı 5 Yıldızlı Otele dönüştürülen “Cezaevine” teşrif edebilirdi. O zaman oğlunun takıları da yoktu ama hayırsever dostları vardı)

Helikopterle, cezaevinin yakınına inildi (Rahmetli dedesi de Hamidiye Zırhlısının
önünden helikopterle kaçmıştı!) ve Delikanlı alkışlarla Cezaevine girdi.
Yanında getirdiği hediyeleri dağıttı ve ortalık bayram yerine döndü.

Tüm bu konfora rağmen Delikanlı bu kez rahattan ezildi. Özel mutfak kuruldu.
4 ayda 30 bin ziyaretçi kabul etti. (Günde yaklaşık 250 kişi, kişi başı 5 dakikadan, günde 20 saat) 10 bin mektup yazdı. (Günde yaklaşık 80 mektup, mektup başına 5 dakikadan, günde yaklaşık 7 saat) saatlerce kitap okudu, nafile namazlarını bile kıldı! Gün 24 saat, onun ki sanki 124 saat!
Çok çekti, çok ezildi garibim Delikanlı, yazık.

Mübarek Cuma günü Delikanlı Kırklareli’ne gitti. 130 gün yattığı ve cehennem azabı çektiği Pınarhisar Cezaevine gideceği söylendi ama ayakları bu çilehaneye gidemedi delikanlımın. Pınarhisar Cezaevini “Demokrasi Müzesi” yapalım dediler. TOKİ Müteahhitlerinden ikisi “Sultanım, Allah Rızası için bizi görevlendir. Şanına yakışır bir müze yapalım” dediler.
Delikanlı; “Milletimizin duaları bana yeter, siz bana dua edecek adam bulun, anketler çok kötü” diye gürledi!

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Milli Ordusunun Genelkurmay Başkanı ve Komutanları, yıllardır zindanlarda eziyet çekiyorlar. 65-70-75 yaşındaki insanlar hasta-hasta zindanlarda ömür törpülüyorlar. Üstelik AKP-ABD-Cemaat üçlüsünün düzmece-sahte delilleriyle suçsuz olarak zindandalar.
Allah rızası için, elinizi vicdanınıza koyarak söyleyin;
Delikanlımın çektiği eziyet yanında bunların çektiği ne ki?
Baksanıza, garibimin yüzüne her gün avuçla fondöten sürüyorlar yine de surat bembeyaz, gözlerinin altındaki torbalar, heybenin gözleri gibi.
Ne çektin be Delikanlı, ne çektin bu millet için, yazık!
“Gel seni evliya yapalım, desem türbelere sığmazsın, yiğidim-cesurum-kahramanım, nur ol!...”

Sağlık ve başarı dileklerimle 07 Aralık 2013
Rifat Serdaroğlu


 



--

Görüş, düşünce ve iletileriniz için aşağıdaki haberleşme ağını kullanabilirsiniz

Saygılarımla

kotanlartr@googlegroups.com

 http://groups.google.com.tr/group/kotanlartr?hl=tr

 

--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
---
Bu e-postayı Google Grupları'ndaki "pınarslayt" adlı gruba abone olduğunuz için aldınız.
Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için pnarslayt+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Daha fazla seçenek için, https://groups.google.com/groups/opt_out adresiniz ziyaret edin.