9 Ağustos 2012 Perşembe

RE: YNT: RE: (MADENCİYİZTR) 2012 Temmuz Ayı İş Cinayetleri

Eşitliklere anlam veremedim, ama sonundaki işaretten espri olduğunu düşündüm. ( 1 =5  <  >  3=4 ...)
 
     Erdem kardeşimin söylediklerine tamamen katılıyorum, dursan olmuyor gitsen olmuyor... bu karmaşadan da en çok patronlar nemalanıyor. Bu patronların bir kısmı da maden mühendisi kökenli üstelik. bu süreçlerden geçtikleri halde düzeltmek için çabalamak yerine bunu nasıl faydaya dönüştürürüm diye düşünüyor.
Diğerlerini aile şirketlerini ise anlatmaya gerek yok. Tamamen ahbap-çavuş ilişkisi ile götürüyorlar işlerini . Mühendise verdiği parayı, imkanı çok görüp nasıl kısarım nasıl daha çok ezerim onu derdinde oluyor. Verdiği üç kuruşla neye yatırım yapıyon diye pervasızca sorabiliyorda, umarsızca, saygısızca.
Büyük çoğunluğu da sadece kanuni gereklerden dolayı istihdam ediyor ve sanki asalakmış gibi davranıyor. Bir tanesi çıkıpta ya bu çocuklar okul okumuş buraya bir katkı sağlarlar, iyileştirmesinde rol oynarlar demiyorlar. Ömründe iki kere kömür ocağına giren bi puantör bir muhasebeci bile patronun veya işveren vekilinin aklını çeliyor bir mühendisten daha etkili olabiliyor.
Çoğu işletmede maden mühendisi olan yöneticiler bile mühendisleri etkili kullanamıyor ve çoğunlukla da kendinden başka herkesin bilgisiz ve beceriksiz olduğunu düşünüyor ve oyuna bir türlü dahil edemiyor. Sadece kendileri de oynadıkça hem yoruluyorlar çoklukla da saçmalıyorlar.
Ülkemizdeki madenciliğin düzelmesi için bir sihirli değnek yok. ama biz mühendislerin de yapması gerekenler var. Kötü şartlarda kötü yönetilen, her şeyin darmadağınık, plansız olduğu işletmelerde çalışmayacağız.
Çalışınca her yönden rezil oluyorsun, idari, mali, yasal her türlü rezillik diz boyu. İki kuruşluk tecrübe için de bu sıkıntıları çekmeye gerek yok. Küçük bir kömür işletmesinde başladım madenciliğe, metalde de çalıştım, açık ocakta da, klasik yöntemle de mekanizede de... hepsi ayrı deryalar; bir-iki sene gibi tecrübeler çok da etkili değil. Belki personel yönetme konusunda tecrübe kazandırır gerisi kayıp değil.
Şahsi düşüncem kötü yerlerde söylenmekten ise çalışmayacağız. İşte mücadele falan filan hikaye işler. Patronun düşünmediğini, istemediğini ben mi düşünecem. İki dakika duran ordaki herşeye katlanmak zorundadır. şikayet etmeye de hakkı yoktur bence.
Nerde çalıişacağız bilmiyorum. ama o saçma sapan koşullarda olmak bize daha fazla şey katmıyor. belki içlerinden bazıları düzelmeye çalışır çabalar. Ya da yürütemez ve bu işi düzgün yapacak başka birileri oraları alır ve ilerletir.
çözüm bence çok net çok somut. düzensiz işletmelerde sadece birilerinin yanlış işlerine ortak oluyoruz ve gerçek çözümün gecikmesine neden oluyoruz.
Bir mühendis olarak gelecek vaat etmediğini anladığın yapıdan çıkacan bu yanlış duruma ortak olmayacan. Belki başka çözüm yolları da vardır fakat muhtemelen birilerinin birşeyler yapmasını beklemek gerekecektir.
saygı ve selamlarımla
Umut Yaşa

--- On Thu, 8/9/12, cengiz özdag <cozdag@hotmail.com> wrote:

From: cengiz özdag <cozdag@hotmail.com>
Subject: RE: YNT: RE: (MADENCİYİZTR) 2012 Temmuz Ayı İş Cinayetleri
To: "madenciyiztr@googlegroups.com" <madenciyiztr@googlegroups.com>
Date: Thursday, August 9, 2012, 8:23 AM

kısaca Erdem Kardeşim, Ülkemizde madenciliğin formulü;
10 Mühendis = 1 İşçidir.  10 işçi = 1 Vagon maden :)

 

Date: Thu, 9 Aug 2012 12:57:03 +0300
Subject: YNT: RE: (MADENCİYİZTR) 2012 Temmuz Ayı İş Cinayetleri
From: erdemkaraca1987@gmail.com
To: madenciyiztr@googlegroups.com

Bu ulkede maalesef bisey yapmak isteyen isteyen muhendisin isletmeye bir sey katmak isteyen muhendisin isi cidden zor.. Cok zor.. Cunku ilk okul mezunu usta yada cavus 15 yil deneyimi var diye hepimizden daha cok muhendis ! Ozellikle de akraba fln filan sirketiyse 2 kat daha zor...


Samsung Mobile tarafından gönderildi


Sadri Çakır <sadric@gmail.com> yazdı:


"İyi bir mühendisi, işletmeye fayda sağlayan bir mühendisi kim istemez..." Son calistigim is yeri istemiyordu mesela. Kendi duzenkerinde akrabalari ile yurutuyorlardi. Biseylerin eklenmesine duzeltilmesne bunu bir muhendisin yapmasina tahammulleri yoktu. Belki de isletme acma ehliyeti ve isletmelerin standartlastirilmasi konusu dusunulebilir.
06 Ağu 2012 15:16 tarihinde "umut yasa" <umutyasa@yahoo.com> yazdı:
>
>      Mühendis maaşını işverenden aldığı için kölesi olmaz olmamalı... Kişi kendini öyle hissedip patronuna da öyle hissettiriyorsa o ayrı...       Ülkemizde kötü ve ve zor şartlar altında madenler olduğu gibi oldukça güzel derli toplu maden işletmeleride var. Tüm bunlarda da herkes maaşını patronlardan alıyor.       Topu taca atmayalım, eğri oturup doğruları-gerçekleri konuşalım. İyi bir mühendisi, işletmeye fayda sağlayan bir mühendisi kim istemez... bizler ürettiğimiz işletmemize sahip çıkıp düzeltmeye geliştirmeye çalıştığımız sürece  bu tür olaylar azalacaktır.      Bu ve benzeri olayları azaltmak adına iş güvenliği ile ilgili yasalar çıkıyor.Ve buna bağlı bir takım iş güvenliği ünvanları gelişiyor...      Burada bile  asıl önem verilenler hep ünvanlar, isimler, daha net ifade ile rant oluyor. sürecin ortasından veya sonrasında dahil oluyoruz...       Çok net ve somut yaptığımız işte geçerli olan basit fizik kanunlarına uyulması durumunda bunların birçoğunun önleneceğini ne zaman görüp idrak edeceğiz merakla bekliyorum.    selamlar ve saygılarımla    umut yaşa    7381       
>
> --- On Fri, 8/3/12, cengiz özdag <cozdag@hotmail.com> wrote:
>>
>>
>> From: cengiz özdag <cozdag@hotmail.com>
>> Subject: RE: (MADENCİYİZTR) 2012 Temmuz Ayı İş Cinayetleri
>> To: "madenciyiztr@googlegroups.com" <madenciyiztr@googlegroups.com>
>> Date: Friday, August 3, 2012, 7:56 AM
>>
>>
>>  Mühendis Maaşını işverenden aldığı ve onun kölesi olduğu sürece, yeni yasa çıkarmak şurda dursun iş kanununun anayasasını yaratsalar iş çinayetleri bitmez...
>> ________________________________
>> Date: Fri, 3 Aug 2012 04:27:33 -0700
>> From: h_elbir@yahoo.com
>> Subject: (MADENCİYİZTR) 2012 Temmuz Ayı İş Cinayetleri
>> To:
>>
>> İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi "2012 Temmuz Ayı İş Cinayetleri” raporuna göre, temmuz ayında en az 110 işçi can verdi. İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi "2012 Temmuz Ayı İş Cinayetleri” raporunu yayınladı.
>> Temmuz ayı raporuna göre, sermayenin ve devletin İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası" adı altında sorunlara çözüm olarak sunduğu ancak piyasalaştırmayı derinleştiren yasa çıktıktan sonra, kayıt altına alınan işçi ölümleri rekor sayıya ulaştı. İş cinayetleri kadın, erkek, büyük, küçük demeden, ülkenin dört bir yanında Temmuz ayında da devam etti. Yazılı, görsel, dijital basından ve emek örgütlerinden gelen bilgiler ışığında tespit edilebildiği kadarıyla bu ay en az 110 işçi hayatını kaybetti. İş kazası değil, cinayet
>> İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi 2011 yılının Eylül ayından beri tespit edebildiği işçi ölümlerini kayıt altına alıyor. Kayıt altına almada baz alınan kriterler ise şöyle sıralanabilir: 1- Temel kriter bütün iş kazalarının önlenebilir olduğudur. İşçi ölümlerinin önlenebilir olması yüzünden yaşananlar “iş kazası” değil “iş cinayeti” olarak tanımlanmaya muhtaçtır. 2- Sadece sigortalı işçilerin işyeri, servis vb. ölümlerini kayıt altına alınmamakta, sigortalı, sigortasız tüm işçilerin/çalışanların ölümleri; işyeri içinde veya dışında; çalışırken, işe gelip giderken veya barınırken… yani “iş ile ilgili” tüm süreçlerde gerçekleşen ölümlerin hepsi kayıt altına alınmakta. 3- Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 2010 yılında 1444 ve 2011 yılında 1563 işçi ölümü gerçekleştiğini açıkladı. Yani SGK verilerine göre Türkiye’de her ay 120 ila 130 sigortalı işçi hayatını kaybetti. Oysa İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, kısıtlı imkânlarımızla açıkladığımız aylık iş cinayetleri raporlarında daha az işçi ölümünü kayıt altına alıyor. Ancak raporlardaki “gerçekler” birçok sigortasız işçinin hayatını kaybetmesinin yanı sıra sigortalı işçilerin ölümünün de kayıt altına alınmadığını göstermekte. Bu durumda Türkiye’de SGK verilerinin çok üstünde işçi ölümlerinin yaşandığını söylenebilir. Ölümler en çok inşaat, mevsimlik tarım ve enerji sektöründe
>> Sermaye ve AKP’nin büyüyen ekonomisi(!)nin gözbebeği inşaat sektöründe ölümler eksik olmuyor. Temmuz ayında 46 inşaat işçisi düşerek, göçük altında kalarak ve yollara savrularak hayatını kaybetti. İstanbul’dan Ağrı’ya dönerken yollarda can veren 13 inşaat işçisi belleklerde yer etti. Mevsimlik tarım sektöründe ise ölümler artarak devam ediyor. 18 işçi hayatını kaybederken büyük bir çoğunluğu kuzeye, batıya ve güneye yola çıkan Kürt köylüleri… Bölgenin “enerji koridoru” olma hayalleri peşindeki iktidar enerji işçilerini görmüyor. Bu ay elektrik direklerinde çarpılan, yüksekten düşen ve Garzan Barajı işçileri gibi yollarda ölen en az 9 enerji işçisi var. İş cinayetleri en çok Ağrı, Antalya ve Kırıkkale’de yaşandı
>> Temmuz ayında da her gün ülkemizin dört bir yanından işçilerin ölüm haberleri geldi. Ağrı’da 14 ölüm; Antalya’da 8 ölüm; Kırıkkale’de 6 ölüm; Ankara ve İzmir’de 5’şer ölüm; Batman, Konya ve Manisa’da 4’er ölüm; Bursa, İstanbul, Kocaeli ve Malatya’da 3’er ölüm; Aydın, Çanakkale, Diyarbakır, Edirne, Erzurum, Muğla, Sakarya, Şanlıurfa, Uşak ve Zonguldak’ta 2’şer ölüm; Afyon, Amasya, Artvin, Balıkesir, Bitlis, Denizli, Giresun, Hatay, Karabük, Karaman, Kars, Kayseri, Kırklareli, Kilis, Kütahya, Muş, Niğde, Ordu, Osmaniye, Rize, Siirt, Sinop, Sivas, Şırnak, Tekirdağ, Tokat, Van ve Yozgat’ta 1’er ölüm yaşandı. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası çıkadursun mücadele yükseltilmeli
>> İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin uzun zamandır dillendirdiği gibi iş cinayetlerinin artması güvencesizliğin derinleştirilmesinin bir sonucudur. Uzun ve yoğun iş saatleri, az işçi ile çalışma, başta taşeronluk olmak üzere benzer çalıştırma biçimleri vb. işçi ölümlerinin artarak yaşanmasına yol açmaktadır. Meclis’e göre, sermaye ve iktidarı AKP; işçi sağlığı ve güvenliğini piyasalaştırmak temel amacı ile “İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası”nı göstermelik tartışmaya açarak ve konunun uzmanlarını amaçlarının bir sosyal tarafı yapmaya çalıştı. Yasanın çıkışını takip eden Temmuz ayında ise rekor düzeyde işçi ölümü kayıt altına alındı. Dolayısıyla bu durum sermayenin ve iktidarın işçinin sağlığına bakışının ve yapılmak istenenin bir özeti olarak karşımıza çıkmakta. Bu nedenle İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi tüm bileşenlerini işçilerin can güvenliği temelinde sağlıklı ve güvenli yaşama mücadelesini yükseltmeye çağırıyor. En çok “mevsimlik işçiler” can veriyor
>> 2012 yılında da çoğunluğu mevsimlik olmak üzere büyük bir iç işgücü göçü yaşandı. Mevsimlik tarım ve inşaat sektörlerinde yoğunlaşan mevsimlik işçiler iş cinayetlerine maruz kaldı. Söz konusu rapora göre mevsimlik tarım işçiliği, ihtiyaç duyulan ucuz tarımsal emeği karşılar ve bu işçiliğin içinde de özellikle Kürt aile emeğinin payı büyük ölçülere ulaştı. Urfa ve Adana’da pamuk; Akdeniz’de ve Ege’de yaş sebze, meyve, üzüm, zeytin ve tütün; Marmara’da sebze, meyve ve fındık; Karadeniz’de fındık, çay ve tütün; İç Anadolu’da sebze toplayıcılığı özellikle Mayıs ve Ekim ayları arasında göç yollarında olan mevsimlik tarım işçilerinin uğrak yerleri. Ancak kapalı kasa kamyonetlerde veya traktörlerde yollara savrulan, tarım ilaçlarından veya yediği yemeklerden zehirlenen, barınma ve beslenme ihtiyacını tam olarak karşılayamadığı için kronik sağlık sorunları yaşayan ve eğitimden yoksun bırakılan (çocuklar) da aynı işçiler. Rapora göre, her yanına yayılan, neredeyse tamamı taşeronlaştırılan ve geleneksel olarak güvencesiz çalışmanın en köklü ve sarsılmaz alanı olan inşaat sektöründe de mevsimlik işçilik temel çalıştırma biçimi. Devletin yani Toplu Konut İdaresi’nin en büyük patron olduğu sektörde hızlı ve yüksek oranlı kentleşme, iç ve dış ticaret hacmindeki büyüme, dev enerji nakil hatlarının ve baraj komplekslerinin yapımı, Türk inşaat firmalarının dışa açılması ile vasıfsız ve düşük vasıflı geçici işçi ihtiyacı patlaması da bir başka gerçeklik olarak karşımıza çıkmakta. Diğer yandan tamamına yakını taşeron ve sigortasız çalışan bu işçiler, hemen her türlü kazaya maruz kalmakta. Ağrı’da 13 işçi, Batman’da 4 işçi, Kırıkkale’de 6 işçi… İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi söz konusu bu rapor ışığında işçilerin toplu olarak yaşamını yitirdiği bu cinayetlerin son bulacağı bir ülke için sağlıklı ve güvenli çalışma mücadelesini yükseltmeye çağırıyor.
>> --
>> www.madenilan.com (Aracısız ve ücretsiz madencilik ilan portalı)
>> Grubun sahibiyle iletişim:Maden Yük.Müh. Abdullah AKÖZEL. aakozel@gmail.com 0506 427 42 22
>> Bu mesajı Google Grupları "MADENCİYİZTR" grubu.na üye olduğunuzdan aldınız.
>> Bu gruba posta göndermek için , mail atın : madenciyiztr@googlegroups.com
>> Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
>> madenciyiztr+unsubscribe@googlegroups.com
>> Daha fazla seçenek için,
>> http://groups.google.com.tr/group/madenciyiztr?hl=tr adresinde bu grubu
>> ziyaret ediniz.
>> --
>> www.madenilan.com (Aracısız ve ücretsiz madencilik ilan portalı)
>> Grubun sahibiyle iletişim:Maden Yük.Müh. Abdullah AKÖZEL. aakozel@gmail.com 0506 427 42 22
>> Bu mesajı Google Grupları "MADENCİYİZTR" grubu.na üye olduğunuzdan aldınız.
>> Bu gruba posta göndermek için , mail atın : madenciyiztr@googlegroups.com
>> Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
>> madenciyiztr+unsubscribe@googlegroups.com
>> Daha fazla seçenek için,
>> http://groups.google.com.tr/group/madenciyiztr?hl=tr adresinde bu grubu
>> ziyaret ediniz.
>
> --
> www.madenilan.com (Aracısız ve ücretsiz madencilik ilan portalı)
> Grubun sahibiyle iletişim:Maden Yük.Müh. Abdullah AKÖZEL. aakozel@gmail.com 0506 427 42 22
> Bu mesajı Google Grupları "MADENCİYİZTR" grubu.na üye olduğunuzdan aldınız.
> Bu gruba posta göndermek için , mail atın : madenciyiztr@googlegroups.com
> Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
> madenciyiztr+unsubscribe@googlegroups.com
> Daha fazla seçenek için,
> http://groups.google.com.tr/group/madenciyiztr?hl=tr adresinde bu grubu
> ziyaret ediniz.


--
www.madenilan.com (Aracısız ve ücretsiz madencilik ilan portalı)
Grubun sahibiyle iletişim:Maden Yük.Müh. Abdullah AKÖZEL. aakozel@gmail.com 0506 427 42 22
Bu mesajı Google Grupları "MADENCİYİZTR" grubu.na üye olduğunuzdan aldınız.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : madenciyiztr@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
madenciyiztr+unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için,
http://groups.google.com.tr/group/madenciyiztr?hl=tr adresinde bu grubu
ziyaret ediniz.

--
www.madenilan.com (Aracısız ve ücretsiz madencilik ilan portalı)
Grubun sahibiyle iletişim:Maden Yük.Müh. Abdullah AKÖZEL. aakozel@gmail.com 0506 427 42 22
Bu mesajı Google Grupları "MADENCİYİZTR" grubu.na üye olduğunuzdan aldınız.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : madenciyiztr@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
madenciyiztr+unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için,
http://groups.google.com.tr/group/madenciyiztr?hl=tr adresinde bu grubu
ziyaret ediniz.
--
www.madenilan.com (Aracısız ve ücretsiz madencilik ilan portalı)
Grubun sahibiyle iletişim:Maden Yük.Müh. Abdullah AKÖZEL. aakozel@gmail.com 0506 427 42 22
Bu mesajı Google Grupları "MADENCİYİZTR" grubu.na üye olduğunuzdan aldınız.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : madenciyiztr@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
madenciyiztr+unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için,
http://groups.google.com.tr/group/madenciyiztr?hl=tr adresinde bu grubu
ziyaret ediniz.

--
www.madenilan.com (Aracısız ve ücretsiz madencilik ilan portalı)
Grubun sahibiyle iletişim:Maden Yük.Müh. Abdullah AKÖZEL. aakozel@gmail.com 0506 427 42 22
Bu mesajı Google Grupları "MADENCİYİZTR" grubu.na üye olduğunuzdan aldınız.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : madenciyiztr@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin:
madenciyiztr+unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için,
http://groups.google.com.tr/group/madenciyiztr?hl=tr adresinde bu grubu
ziyaret ediniz.