23 Mart 2011 13:14
Türkiye Otuza Bölünürse, Bireyin Özgürlüğü Otuz Kat Artar
Bülent ESİNOĞLU
Türkiye’nin ulusal pazarlarını tepe tepe kullanan işbirlikçi işverenler kuruluşu TUSİAD böyle buyurmuş.
“Cem BOYNER, Özgürlükler bölünmekten önemlidir” demiş.
O zaman şöyle bir akıl yürütme yanlış olmaz. Ne kadar çok parçaya bölünürsek, bireyler o kadar çok özgür olur. Otuz parçaya bölünürsek, bireyin özgürlüğü otuz kat artar.
Hatta ne kadar birey varsa, o kadar parçaya bölünürsek, bireyin özgürlüğü o kadar çoğalır.
Fransa’nın zengini Fransa’yı savunur, Amerika’nın zengini Amerika’yı savunur, ama nedense Türkiye’nin zengini Amerika ve Amerika’nın zenginlerinin fikirlerini savunur.
TÜSİAD yeni Anayasa Taslağı hazırladı. Bu taslağı gene Ergun Özbudun hazırlamış.
Hatırlayacaksınız, aynı kişi AKP için de bir anayasa taslağı hazırlamıştı. TÜSİAD için hazırlanan ile AKP için hazırlanan arasında fark yok.
Fark sadece bu yeni taslağın takdiminde. Bu kez takdimin yapılması, propagandanın inşası TÜSİAD tarafından üslenilmiş.
Anayasanın özü sözde özgürlüklere dayandırılmış. Öyle bir mantık yürütme var ki, devlet olmazsa, özgürlükler daha fazla olurmuş. Halk yok. Devlet yok. Laiklik yok. Türk yok. Türkiye yok.
Neler var? Bölünmeye açılacak yollar var. Türban var. Açılımlar var. Tarikatlara, yani ortaçağa özgürlük var.
Bunların kafasındaki şu; bireylerin özgürlüğü öyle olmalı ki, kim hızlı tabanca çekerse karşısındakini o vurur.
Devletin ve toplumun olmadığı yerde, şirketler, yani patronlar ve onları koruyan mafyalar olur.
Bir ülkenin içinde yaşayacaksın, birlikte yaşadığın insanların sırtından geçineceksin, sonrada bölünmeyi savunacaksın.
Tabi Türkiye otuza bölününce, sen emperyalist ülkelerden aldığın malı bölünen yerlerde de satmaya devam edeceğini düşünüyorsun. Geriye sadece İstanbul sana yeter. Orayı da ortağınız olan şirketlerin temsilcileri ile konsorsiyum yaparsınız.
Daha iyi anlaşılsın diye, Libya’dan bir örnekleme yapalım.
İngiliz komandoları Libya’da cephe gerisine sızmışlar. Oradaki direnişçilere eğitim, silah ve bilgi yardımı yapıyor.
Ne için, oradaki Libyalının özgürlüğü için. Neden? Çünkü özgürlük Libya’nın bölünmesinden daha önemli olduğu için.
Burada ülkeyi bölmek için yapılan anayasa ile cephe gerisine sızarak isyancılara yardım yapmanın sizce farkı ne?
Çıkar çevrelerinin tek özgürlük anlayışı vardır. Sermayenin tayin ettiği, yani kendisinin tayin ettiği özgürlüktür. Sermayenin sınır tanımamazlığıdır.
Onun özgürlük dediği, eğer varsa, sermayeye konulan sırları kaldırmaktır.
İşbirlikçi sermaye, halka karşı daha fazla mevzi kazanmanın peşinde. Yoksa bireyin özgürlüğü de onun derdi değil.
Asıl derdi yönetmek. Kuralları daha fazlasıyla egemen sınıflar tarafından konulması sağlamaktır. Yönetimlerde, varsa bir miktar halkın ağırlığı onu ortadan kaldırmaktır.
Tabi ki halk da buna direnecekti.
23.3.2011, bulentesinoglu@gmail.com
--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
kaliteli slayt grubu
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin