İşçi Partisi teröre karşı mücadele programını açıkladı!
Bağımsız Güçlü Devlet Milli seferberlik!
İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Güntekin parti genel merkezinde yaptığı basın açıklamasıyla İşçi Partisi’nin teröre karşı mücadele programını açıkladı. Gültekin’in açıklaması şöyle;
Yaşanan terör, ABD’nin Büyük Ortadoğu projesinin bir aracıdır. Türkiye, terörle tehdit edilmekte ve parçalanmaya itilmektedir. ABD güdümünde ve AB kapısında teröre çare yoktur.
Terörün zemini ise, Türkiye’nin emperyalizme bağımlı, yarı feodal toplumsal ve ekonomik yapısıdır.
Artık yadsınamaz hale gelen bu gerçekleri tespit etmek yetmiyor. Tayin edici olan, bu tehlikeyi alt edecek programa sahip olmaktır.
İşçi Partisi bölücü teröre karşı mücadele programını saptamış ve ilan etmiştir. Yurtta ve Batı Asya’da barışı sağlayacak bu programın ana hatlarını hatırlatıyoruz:
ACİZ DEVLETE SON, GÜÇLÜ DEVLET
Bugün devlet, teröre karşı acz içindedir. Devlet, cenaze törenlerinde ağlamaktadır.
Aciz devlete son verilmeli, devlet güçlü kılınmalıdır. Bölücü teröre karşı devletin yaptırım gücü, milletin bütün olanakları seferber edilerek, kararlı ve etkin biçimde uygulanmalıdır.
Türkiye, bölücü terör sorununu; devleti ve halkıyla, bütün gücünü seferber ederek çözmek durumundadır.
Bölücü terörün kan döktüğü bir ortamda, “kanı kanla yuğamayız” anlayışı aczin eseridir ve daha fazla kan dökülmesinin nedenlerindendir.
BÜYÜK MİLLET FELSEFESİ
Ülkemize hükmeden anlayışa göre, yurdumuzun Güneydoğu Bölgesi “Başka bir
Coğrafya”dır ve orada yaşayan insanlarımız “başka bir sosyolojik yapıdadır. Bu görüş PKK’nın görüşüyle aynıdır.
Türk kavramını bir etnik gruba, bir ırka indirgeyen anlayış, Kürt yurttaşlarımızı kucaklayamamakta, onları itmektedir.
Türk milleti, bir etnik grup veya bir ırk değildir. Atatürk’ün tanımıyla “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.”
Bu tarihsel gerçeğe dayanarak, her etnik kökenden yurttaşımızı öz kardeş, tek millet anlayışı temelinde birleştirerek terörün ırkçı zeminini temizlemek zorundayız. Türkiye’de “biz ve onlar” ayrımını kabul etmiyoruz. Türk de biziz, Kürt de biziz; hepimiz Türk milletiyiz.
ABD GÜDÜMÜNDEN VE AB KAPISINDAN KURTULMAK
Irak’ı işgal ederek bölen ABD, oradan Türkiye’ye terör ihraç etmektedir. Öte yandan AB kapısına bağlanan Türkiye’nin milli devleti tasfiye edilmektedir. Bu durum Türkiye’yi öncelikle yurttaşlarımızın bilincinde bölmektedir.
Milletimizin ve özellikle milletimizin ayrılmaz bir parçası olan Kürt yurttaşlarımızın beklentileri bugün, Washington ve Brüksel’e yönlendirilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti bir umut olmaktan çıkarılmaktadır.
Oysa Milli devlet günümüzde hala, özgürleşme ve zenginleşmenin biricik siyasal çerçevesi ve aracıdır.
HALKI KAZANAN SAVAŞI KAZANIR
Ülkemizin her bölgesinde ve özellikle Güneydoğu’da yaşayan yurttaşlarımızı kazanmak, terörü bitirmenin en temel şartıdır.
Bunun için Güneydoğu’da işsizlik öncelikli sorun olarak ele alınmalı ve bu amaçla kamu yatırımları yapılmalıdır. Köklü bir toprak reformuyla hazine torakları, mayınlı araziler, aşiret ve ağa torakları, topraksız ve az topraklı köylüye dağıtılmalı, bölgedeki ağalık ve şeyhlik düzeni tasfiye edilmelidir.
Tarıma destek politikaları ile köylü özgürleştirilmeli ve zenginleştirilmelidir.
Türkiye’mizin varlığını tehdit eden dış ve iç güçlere karşı ülke genelinde bir milli direnme ekonomisi yapılandırılmalı, bölgeler arasındaki dengesizlikler kamu yatırımları ve kamu ekonomisiyle giderilmelidir.
TERÖRE VE BÖLÜNMEYE ÖZGÜRLÜK YOK
AKP’nin “açılım” adı altında sürdürdüğü politikalarla da somutlandığı gibi, AB kapısında Türkiye’mize “insan hakları” yaftası altında teröre özgürlük hukuku dayatılmıştır.
2001 yılında imzalanan ve 2003 yılında onaylanan “İkiz İhanet Yasaları” yürürlükten kaldırılmalı, teröre ve bölücülüğe özgürlük sağlayan düzenlemeler değiştirilerek, terörün kararlılıkla tasfiyesi için gerekli hukuki düzenlemeler getirilmelidir.
Etnik grup, din ve mezhep temelinde siyasal örgütlenme yasağı kararlılıkla uygulanmalıdır.
IRAK’IN TORAK BÜTÜNLÜĞÜ VE BÖLGE ÜLKELERİYLE İTTİFAK
Irak’ın torak bütünlüğü Türkiye’nin toprak bütünlüğüdür. Irak halkı ve bölge halklarıyla işbirliği yapılarak, Irak’ın toprak bütünlüğü sağlanmalıdır.
Türkiye’mizin ve Bölge ülkelerinin bağımsızlığı, egemenliği, bütünlüğü ve barış amacıyla Irak, Suriye, İran ve Azerbaycan ile ittifak kurulmalı ve geliştirilmelidir. Bu ülkelerle güvenlik dahil her alanda işbirliği yapılmalı, gümrüklerin kaldırılmasından, bir Batı Asya Birliği’ne uzanan kapsamlı bir beraberliğin koşulları adım adım oluşturulmalıdır.
ÇÖZÜM: MİLLİ HÜKÜMET, MİLLİ SEFERBERLİK
Şüphesiz bu milli politikaların uygulanabilmesi için öncelikle bir Milli Hükümet’e gereksinim vardır.
Türkiye bugün, iktidar mevzilerinden kuşatılmıştır. ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’nde “eşbaşkanlık” üstlenen, ABD ile “2 sayfa 9 maddelik gizli anlaşma” imzalayarak hizmet sözleşmesi bağıtlayanların, bu milli politikaları uygulayabilmesi mümkün değildir.
Öyleyse terörü alt etmenin öncelikli koşulu AKP Hükümeti’nden kurtulmak, Türkiye’nin bağımsızlığını, egemenliğini, toprak bütünlüğünü, huzur ve refahını sağlayacak, ana hatlarını ilan ettiğimiz bu programı uygulayacak Milli Hükümet’i kurmaktır.
İşçi Partisi bu programı savunduğu için tertiplerin hedefi olmuştur. Tertiplere boyun eğmiyoruz. Türkiye için biricik çıkış yolu olan “Bağımsız Güçlü Devlet, Milli Hükümet ve Milli Seferberlik” Programını kararlılıkla savunmaya devam ediyoruz.
Yaşanan terör, ABD’nin Büyük Ortadoğu projesinin bir aracıdır. Türkiye, terörle tehdit edilmekte ve parçalanmaya itilmektedir. ABD güdümünde ve AB kapısında teröre çare yoktur.
Terörün zemini ise, Türkiye’nin emperyalizme bağımlı, yarı feodal toplumsal ve ekonomik yapısıdır.
Artık yadsınamaz hale gelen bu gerçekleri tespit etmek yetmiyor. Tayin edici olan, bu tehlikeyi alt edecek programa sahip olmaktır.
İşçi Partisi bölücü teröre karşı mücadele programını saptamış ve ilan etmiştir. Yurtta ve Batı Asya’da barışı sağlayacak bu programın ana hatlarını hatırlatıyoruz:
ACİZ DEVLETE SON, GÜÇLÜ DEVLET
Bugün devlet, teröre karşı acz içindedir. Devlet, cenaze törenlerinde ağlamaktadır.
Aciz devlete son verilmeli, devlet güçlü kılınmalıdır. Bölücü teröre karşı devletin yaptırım gücü, milletin bütün olanakları seferber edilerek, kararlı ve etkin biçimde uygulanmalıdır.
Türkiye, bölücü terör sorununu; devleti ve halkıyla, bütün gücünü seferber ederek çözmek durumundadır.
Bölücü terörün kan döktüğü bir ortamda, “kanı kanla yuğamayız” anlayışı aczin eseridir ve daha fazla kan dökülmesinin nedenlerindendir.
BÜYÜK MİLLET FELSEFESİ
Ülkemize hükmeden anlayışa göre, yurdumuzun Güneydoğu Bölgesi “Başka bir
Coğrafya”dır ve orada yaşayan insanlarımız “başka bir sosyolojik yapıdadır. Bu görüş PKK’nın görüşüyle aynıdır.
Türk kavramını bir etnik gruba, bir ırka indirgeyen anlayış, Kürt yurttaşlarımızı kucaklayamamakta, onları itmektedir.
Türk milleti, bir etnik grup veya bir ırk değildir. Atatürk’ün tanımıyla “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.”
Bu tarihsel gerçeğe dayanarak, her etnik kökenden yurttaşımızı öz kardeş, tek millet anlayışı temelinde birleştirerek terörün ırkçı zeminini temizlemek zorundayız. Türkiye’de “biz ve onlar” ayrımını kabul etmiyoruz. Türk de biziz, Kürt de biziz; hepimiz Türk milletiyiz.
ABD GÜDÜMÜNDEN VE AB KAPISINDAN KURTULMAK
Irak’ı işgal ederek bölen ABD, oradan Türkiye’ye terör ihraç etmektedir. Öte yandan AB kapısına bağlanan Türkiye’nin milli devleti tasfiye edilmektedir. Bu durum Türkiye’yi öncelikle yurttaşlarımızın bilincinde bölmektedir.
Milletimizin ve özellikle milletimizin ayrılmaz bir parçası olan Kürt yurttaşlarımızın beklentileri bugün, Washington ve Brüksel’e yönlendirilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti bir umut olmaktan çıkarılmaktadır.
Oysa Milli devlet günümüzde hala, özgürleşme ve zenginleşmenin biricik siyasal çerçevesi ve aracıdır.
HALKI KAZANAN SAVAŞI KAZANIR
Ülkemizin her bölgesinde ve özellikle Güneydoğu’da yaşayan yurttaşlarımızı kazanmak, terörü bitirmenin en temel şartıdır.
Bunun için Güneydoğu’da işsizlik öncelikli sorun olarak ele alınmalı ve bu amaçla kamu yatırımları yapılmalıdır. Köklü bir toprak reformuyla hazine torakları, mayınlı araziler, aşiret ve ağa torakları, topraksız ve az topraklı köylüye dağıtılmalı, bölgedeki ağalık ve şeyhlik düzeni tasfiye edilmelidir.
Tarıma destek politikaları ile köylü özgürleştirilmeli ve zenginleştirilmelidir.
Türkiye’mizin varlığını tehdit eden dış ve iç güçlere karşı ülke genelinde bir milli direnme ekonomisi yapılandırılmalı, bölgeler arasındaki dengesizlikler kamu yatırımları ve kamu ekonomisiyle giderilmelidir.
TERÖRE VE BÖLÜNMEYE ÖZGÜRLÜK YOK
AKP’nin “açılım” adı altında sürdürdüğü politikalarla da somutlandığı gibi, AB kapısında Türkiye’mize “insan hakları” yaftası altında teröre özgürlük hukuku dayatılmıştır.
2001 yılında imzalanan ve 2003 yılında onaylanan “İkiz İhanet Yasaları” yürürlükten kaldırılmalı, teröre ve bölücülüğe özgürlük sağlayan düzenlemeler değiştirilerek, terörün kararlılıkla tasfiyesi için gerekli hukuki düzenlemeler getirilmelidir.
Etnik grup, din ve mezhep temelinde siyasal örgütlenme yasağı kararlılıkla uygulanmalıdır.
IRAK’IN TORAK BÜTÜNLÜĞÜ VE BÖLGE ÜLKELERİYLE İTTİFAK
Irak’ın torak bütünlüğü Türkiye’nin toprak bütünlüğüdür. Irak halkı ve bölge halklarıyla işbirliği yapılarak, Irak’ın toprak bütünlüğü sağlanmalıdır.
Türkiye’mizin ve Bölge ülkelerinin bağımsızlığı, egemenliği, bütünlüğü ve barış amacıyla Irak, Suriye, İran ve Azerbaycan ile ittifak kurulmalı ve geliştirilmelidir. Bu ülkelerle güvenlik dahil her alanda işbirliği yapılmalı, gümrüklerin kaldırılmasından, bir Batı Asya Birliği’ne uzanan kapsamlı bir beraberliğin koşulları adım adım oluşturulmalıdır.
ÇÖZÜM: MİLLİ HÜKÜMET, MİLLİ SEFERBERLİK
Şüphesiz bu milli politikaların uygulanabilmesi için öncelikle bir Milli Hükümet’e gereksinim vardır.
Türkiye bugün, iktidar mevzilerinden kuşatılmıştır. ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’nde “eşbaşkanlık” üstlenen, ABD ile “2 sayfa 9 maddelik gizli anlaşma” imzalayarak hizmet sözleşmesi bağıtlayanların, bu milli politikaları uygulayabilmesi mümkün değildir.
Öyleyse terörü alt etmenin öncelikli koşulu AKP Hükümeti’nden kurtulmak, Türkiye’nin bağımsızlığını, egemenliğini, toprak bütünlüğünü, huzur ve refahını sağlayacak, ana hatlarını ilan ettiğimiz bu programı uygulayacak Milli Hükümet’i kurmaktır.
İşçi Partisi bu programı savunduğu için tertiplerin hedefi olmuştur. Tertiplere boyun eğmiyoruz. Türkiye için biricik çıkış yolu olan “Bağımsız Güçlü Devlet, Milli Hükümet ve Milli Seferberlik” Programını kararlılıkla savunmaya devam ediyoruz.
--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
kaliteli slayt grubu
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin