27 Aralık 2010 Pazartesi

((slayt izle)) Emperyalizme Emperyalizm Dediğimiz Gün...




Emperyalizme Emperyalizm Diyebildiğimiz Gün…


Bülent ESİNOĞLU

 


Amerika Kuzey Irak’tan, Kıbrıs’tan, Ege Kıta Sahanlığından, Ekümenlikten, Ermeni Meselesinden, Karadeniz’den, içerden dışarıdan Türk Ulusuna saldırıyor.

 

Amerika’nın bu dolaylı saldırılarının içerdeki etkilerini, biz, Türkiye’de ne diye tartışıyoruz?

 

Etnik bölünme, irtica ve laiklik olarak.

 

Hangi bağlamda ve hangi temelde tartışıyoruz?

 

Amerika ve Avrupa’ya toz kondurmadan.

 

Türkiye bölünürken ve iç çatışmanın eşiğine gelirken yaşananların tek sorumlusu şimdiye kadar birlikte yaşayan insanlar mı?

 

Biz inanıyoruz ki, Kürt halkının %90’ı hala birlikte yaşamaktan yanadır.

 

Peki, görüntü bu dediklerimi doğruluyor mu?

 

Hayır.

 

İşte emperyalizmin işlevi bu noktadan sonra başlıyor.

 

Olaylar gelişip büyüyor. Emperyalizmin yapıp ettikleri konu edileceğine, iki halkın arasındaki tüm ilişkiler sorunlu bir şekle dönüştürülüp, onlar tartışılıyor.

 

Televizyonların, köşe yazarlarının, romancıların, sivil toplum örgütlerinin emperyalizmden beslenmeye devam ettiği bir ortamda, halkımız Türk zannettiği Amerikan temsilcilerinin görüşlerini dinliyor.

 

Bu kişiler hep demokrasi diyor.

 

Ordu derseniz, hemen bir saldırı geliyor. Darbeci

 

Etnik bölünmeye gidiyoruz derseniz. Demokrasi karşıtlığı ile suçlanıyorsunuz.

 

Peki, emperyalizm bölünmenin neresinde dediğinizde, laf karışıyor. Devreye kendini çok bilinçli sanan, solcu ve demokratlar giriyor.

 

Küreselleşmenin, diğer uluslar ile birlikte yaşamanın nimetleri anlatılıyor. Sahte solcu ağzına Amerikan emperyalizmini hiç almıyor.

 

Amerika’nın etkisinin olmadığı bir Türkiye’de, laiklik aleyhinde irticaının lehinde, televizyonlarda haber programlarında (devlet televizyonu dahil), yorumlarda kışkırtmalar olabilir mi?

 

Oluyor.

 

Böyle bir ortamda seçimlerin adil olması, olası mıdır?

 

Muhalefet partilerinin bu şartlar altında seçimlere gitmesi, üç beş milletvekili daha çok çıkarması için tüm Türkiye’nin daha büyük badirelere sürüklemesine göz yumulabilir mi?

 

Memleket elden gidecek noktaya sürüklenirken, sen Mecliste birkaç milletvekili fazla çıkaracakmışsın…

 

Konuşmalarında, propagandalarında Amerika’nın Türkiye’yi bölmesine toz kondurmayacaksın, halktan oy isteyeceksin.

 

Halkımıza Batının saldırılarını onunla işbirliği yapanları, açık açık anlatmayanlara oy versek ne olur, vermesek ne olur?

 

Egemenliğini yitirmiş bir ülkede, emperyalizm bir zümreye dayanarak isteklerini gerçekleştirirken, muhalefet bunları söylemeyecek de neyi söyleyecek?

 

Muhalefet de Amerika’nın icazetini bekliyorsa, hukuk yolu ile artık Türkiye savunulamıyorsa, seçimlerde kimin iktidar olacağını şimdiden Amerika belirlemişse, söyler misiniz seçime ne gerek var?

 

Bırakınız emperyalizmin tartışılmasını, işbirlikçi iktidar İsrail ile kavga yapıyormuş gibi yaparak, el altından her türlü işbirliğini sürdürerek, emperyalizme karşı bir bilinç oluşmasına bu yol ile de engel olarak, emperyalizm ruhundan bile yararlanıyorsa, emperyalizm sözcüğünden bile emperyalistler yararlanıyorsa geriye bir söz kalır mı?

 

Söz ile alınacak çok az yolumuz kaldı. Çoktan sözün bittiği yerdeyiz.

 

Halkımızın ve onun temsilcilerinin hep bir ağızdan emperyalizme emperyalizm dediği gün kurtuluşun yolu açılmış demektir.

 

25.12.2010, bulentesinoglu@gmail.com

 

 

 

 

 

 



--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin