28 Eylül 2016 Çarşamba

((slayt izle)) Türkiye’nin kuruluşunda kabul ettiği gizli sömürge anlaşmalarından örnekler

Türkiye'nin kuruluşunda kabul ettiği gizli sömürge anlaşmalarından örnekler

Sayın Yusuf Yaman Bey

Bu konuyu bir görüşmemizde de kaya gazı konusu üzerinden anlatmıştınız.

Elbette benzer çok konularda haklısınız ama işin bir de aması var.

Türkiye bazı gizli anlaşmalar ile kurulmuş bir gizli sömürge ülkesidir.

Türkiye ne yapıp yapmayacağına kendisi karar veremez durumda bir asra yakın zaman yaşamıştır.

Şimdi başımıza gelenler ve getirilmek istenenlerde gizli sömürge anlaşmasının 2023 de bitecek olması ve bunu bir asır daha uzatmaya evet diyecek bir devlet ve hükümetin kurulma imkânının halkın içgüdüleri ile engel olması ve eskisi kadar hükümetleri düşürmenin ve ihtilal yapmanın kolay olmaması gibi sebepleri gösterebiliriz. 15 Temmuz buna bu milletin uyutularak satın alınacak devlet ve hükümet üyelerinin kullanılarak daha önce yaptıkları ihtilalleri yapamayacaklarından. Türkiye dâhil bütün bölge ülkelerinin çok daha küçük parçalara bölünmek amaçlı çıkarılan savaşlardan fark edebiliriz. Sömürgeci batı dünyası kendi Kurdukları Daiş PYD PKK vs. Gibi yüzlerce adı bilinmeyen örgütü kullanırken Türkiye'yi içeriden işgal etmiş olan FETÖ örgütü ile dahi halkın direnmesi sonucu başaramadığına yeni oyunlar deniyorlar. Son plan Türkiye'yi beşe bölmek ve Marmara bölgesinde İstanbul (Konstantinapol) Merkezli doğu roma Bizans devletini yeniden kurmak ve Türkiye'ye bırakılan yer iç Anadolu'da denize kapalı bir hapishane. Mevcut gizli anlaşmalarda Türkiye'nin İcatlar keşifler  yapması silah geliştirmesi ve tabii kaynaklardan enerji üretmesi Müstemleke ülkelerinin iznine bağlı olup. Enerji bulunan yerlerimiz de anlaşıldığına göre yüz yıllığına batılılara kiralanmış durumdadır. Bunu da milletimize devlet kuralı olarak dayatmışlardır. Devlet ise gizli anlaşmalar ile bağlı her gün daha fazla çöken bir dev iken Türkiye de bazı devlet kadroları bir İstiklal savaşı başlatmışlar ve  gittikçe ivme kazanacak şekilde işletmeye çalışmaktadır. Yasalar ile tabii kaynaklar devlete aittir. Kimse tarlasının bir metreden daha derinine sahip değildir. Çatılarımızdaki Güneşten su ısıtma cihazları devletin güneşini çalmak demektir ve suçtur. Bir savcı harekete geçse ne yaparız bilemem ama devlet de bu gibi bazı şeylere yasağa rağmen göz yummaktadır. Ama bu konudaki kanunu değiştirmek içinde 2023'ü beklediği anlaşılmaktadır.

Konu çok uzun olduğu için burada kesiyorum. Zaten bunları sadece benim gibi ispatlayamayacak sıradan kimseler yazabilir. 

Çünkü ciddiye alınır ise herkes üzerine gider. Gidenin de eli yanar. İnşallah yeni bir ihtilal olmadan 2023'e ulaşır ve geçeriz.

Not: Bir aralar petrol kanunu kavgası siyasiler arasında çok büyümüştü. Başbakan Demirel bir Hakkâri Yüksekova bölgesine seyahatine dört tane meşhur isim yapmış gazeteciyi de götürür. O bölgede sınıra yakın bir ova da yolun üzerinde konvoy durur.

İleride bir petrol kulesine benzer bir kule vardır  ve bir grup insan çalışmaktadır.

Çalışanlara daha önce haberleri olduğu için vanayı açma işareti verilir. Çok basınç altında olduğu anlaşılan petrol bir anda elli metre kadar havaya fışkırır ve bir süre izlerler. Basınç da hiçbir düşme olmaz. Sonra işaret verilir ve vana kapatılır.

Demirel davet ettiği dört gazeteciye daha önce gördüklerini yazmamak üzere of die rekord sözü almıştır. Gazeteci arkadaşlara dönerek arkadaşlar bu petrol böyle fışkırıyor diye petrolü bulduk zannetmeyiniz. Biz henüz bu petrolü bulamadık. Yani bulma iznini sömürgeci efendilerden alamadık anlamında söyler. Bunlar bu olaydan çok sonra Demirel Siyasetten çekildikten ve ya Cumhurbaşkanı olduktan sonra bazı gazeteciler bilhassa kendisine çok yakın olan gazeteci tarafından gazetesinde ki köşesinde yazılır

Selam ve Saygılarımla

A. D. Şimşek

 28 Eylül 2016 05:29 tarihinde Yusuf Yaman 

Merhabalar.
Türkiye yeraltı ve yer üstü kaynaklar bakımından zengindir. Ancak bu zenginliği değerlendirebilecek İdareciler bir türlü çıkmıyor. Çünkü kolan işleri iş ediniyorlar. Aklı kullanmayı ZENGİNLİKLER İ değerlendirme konusunda aklı kullanmıyorlar. Zora geldi mi kavgaya başlıyorlar. 
Türkiye Para basmak için Dolar satın alma zorunda ise, bunda bir bağımlılık var. Bu nedenle. Başta Rusya olmak üzere bir çok ülkede uygulamaya konulan  Sn Haydarbaş'ın Ulusal Ekonomi Modeli Türkiye de de uygulamaya konmalıdır. 
Kendi zenginliklerimiz bize imkan sağlıyor. Ama siyasilerin kolay iş tercihleri ve Yurt içi başarılara olan hasetler. Tabiata karşı olan hoyratlıklar, hem ortamı bozuyor hem de çevreyi dolaysıyla sağlığı bozuyor. 
Artık kendimiz olmalıyız. Kendi kendimizi idarede, sağlıkta ve birlik ve beraberlikte ihmalkarlığı bırakmalıyız. 
Allah Türk Milletini, Mezhepsel ve ırksal ayrılıkların sebep olduğu ayrımcılıklardan korusun. Hasetçilik ten ve birbirini çekememezlikten kurtarıp Birlik ve Beraberliği nasıp etsin. İNŞAALLAH
Saygılarımla
Yusuf YAMAN  

--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
 
 
 
kaliteli slayt grubu
 
 
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
---
Bu iletiyi Google Grupları'ndaki "pınarslayt" grubuna abone olduğunuz için aldınız.
Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için pnarslayt+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Daha fazla seçenek için https://groups.google.com/d/optout adresini ziyaret edin.