30 Haziran 2014 Pazartesi

((slayt izle)) Fwd: ♣☼♣T.C. Letafet♣☼♣ +18 Çıplak Liman – Vuosaari 2012 BRRip XVid Türkçe Dublaj Tek Link indir

Herkesin dokunulmaz olmak istediği bir dünya düşünün. Aslında şu an var olan dünyadan çok ta farkı yok bunun. Film bu somut bakışa objektif tutmuş görünüyor.

--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com

kaliteli slayt grubu

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
---
Bu iletiyi Google Grupları'ndaki "pınarslayt" grubuna abone olduğunuz için aldınız.
Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için pnarslayt+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Daha fazla seçenek için https://groups.google.com/d/optout adresini ziyaret edin.

((slayt izle)) Fwd: ♣☼♣T.C. Letafet♣☼♣ GEL OLURMU

---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: akrep956 <akrep956@gmail.com>
Tarih: 30 Haziran 2014 08:17
Konu: ♣☼♣T.C. Letafet♣☼♣ GEL OLURMU
Kime: akrep956 <akrep956@gmail.com>

((slayt izle)) Fwd: ♣☼♣T.C. Letafet♣☼♣ Rıfat Serdaroğlu: HIRSIZLIĞI DİNE UYDURMAK

Rıfat Serdaroğlu: HIRSIZLIĞI DİNE UYDURMAK

Müslümanları "Allah" ile aldatanlar, hırsızlığı-soygunu dine uydurduğunu sananlar insanî mertebelerin en zelil, en aşağılanmış yaratıklarıdır.
Bunların gideceği yer, cehennemin en dibi olarak bilinen "Esfel-i Sâfilin"dir.

*Ağzınız, Türkiye "Lâik bir Cumhuriyet"tir diyecek, kalbiniz "İslam ve Lâiklik ikisi bir arada olmaz, ya o, ya diğeri" diye inanacak!
Bu kişiler inandığını söylemekten aciz, korkak, aşağılık kişilerdir. Bunlar insanları "Allah" adını kullanarak aldattıklarını zanneden zavallılardır.

*Hocam; Bir hayırsever "Sen devletin başındasın, devleti yönetiyor ve İslam'a hizmet ediyorsun. Al şu kutu-kutu paraları harca" dedi, caiz midir?
-Elbette caizdir. Ülke, devleti yönetenlerin mülküdür. İstediğin gibi tasarruf etmek senin hakkındır.

*Hocam; Bazı işadamlarına ihale verirken, desteğimi koyuyor ve arkalarından kaktırıyorum. Sonra da onlardan ihale bedelinin % 10-15-20'sini alıyorum.
Caiz midir?
-Caizdir. Çünkü sen o paradan hem fakir-fukara, garip-gureba 'ya yardım ediyor, hem de İslam'a hizmet ediyorsun. Caizdir, al-al!

*Hocam; Adamlarım, yabancı bir işadamından avanta almışlar. Kendileri aldıkları gibi çocukları da malı götürmüşler. Milyonlarca doları da istiflemişler.
Bunlar caiz midir?
-Caizdir, caizdir. Sana caiz olan, adamların içinde geçerlidir. İçiniz müsterih olsun.

Yaşşa be hocam, derin ilminiz önünde saygı ile eğiliyorum. Önümü açtınız, elimi
rahatlattınız. Aklınızla bin yaşayın, şu kutuyu kabul ederseniz beni mutlu edersiniz.
-Koy evladım oraya, ne de olsa biz hizmet kervanının garip bir kuluyuz, değil mi?

PKK ve ona ısrarla "Terör Örgütü" demeyenler, AKP'yi siyasi arenada boyunduruk altına aldılar. Hesapları açık ve net;
"Ver Kürdistan'ı-Al Çankaya'yı."

AKP buna dünden razıdır. PKK denen uyuşturucu kaçakçısı ve katiller sürüsü ile yaptığı pazarlığın gereğini yerine getirmek için çırpınıyor ve TBMM' yi de suçuna ortak etmek istiyor.
Şimdilik 6-7 maddeden oluşan bir kanunu kabul ettirmeye çalışıyorlar.
Bu çıkarılacak kanun, Anayasamıza tamamen aykırı bir kanun olacaktır.
-Bu kanun, anayasamızın "Eşitlik" ilkesine kökten aykırıdır.
-Bu kanun, Demokrasimizin ve Anayasamızın olmazsa-olmaz şartı "Kuvvetler Ayrılığı" prensibine aykırıdır. AKP Hükümeti, çıkaracağı kanunla yürütme olarak yargının yerine geçecektir.
-Bu kanun, aziz şehitlerimizin-yakınlarının ve Türk Milletinin sırtına AKP tarafından saplanan bir hançerdir.
-Bu kanun, devletine-yasalara bağlı-namuslu vatandaşlara yapılan en büyük hakarettir.
-Bu kanun, teröristleri "AF" edecek bir yasadır.
-Bu kanun, ülkedeki terörist faaliyetleri durduramayan AKP'nin "Ben teröristler içinde 'teröre bulaşmamış olanları biliyorum, sadece onları af edeceğim' dediği saçma-sapan bir kanundur.
-Bu kanun "Teröristleri Rehabilitasyona tabi tutacağız diye teröristlere devlette iş ve kadro verme kanunudur.

Eğer bu kanun çıkarsa AKP, Müslümanları Allah ile aldatanlarla-Hırsızlığı, soygunu dine uydurmaya çalışanlarla birlikte Esfel-i Sâfilin deki yerini alacaktır.

Duaların kabul edildiği mübarek Ramazan Ayında, Allah'tan dileğim şudur;
Kim ki Türk Milletine düşmanlık eder, kim ki milletten aldığı emaneti hırsızlık-yolsuzluk yapmak için kullanır, kim ki kutsal dinimizi kullanarak insanları aldatır, Allah onları kahretsin. Âmin…

((slayt izle)) Fwd: ♣☼♣Letafet♣☼♣ Die_beste_Ehe.pps

Gülüşünde ilkbahar bakışında letafet

((slayt izle)) Fwd: ♣☼♣Letafet♣☼♣ France

Fransa köy evleri

♣ France

--

((slayt izle)) Fwd: ♣☼♣Letafet♣☼♣ Telas de J.Patrick O' Brien

harika bir slayt ekte

♣ Telas de J.Patrick O' Brien

--

((slayt izle)) Fwd: ♣☼♣T.C. Letafet♣☼♣ Elegant 40s Illustrations

♣ Elegant 40s Illustrations
To:

Patternbank stumbled upon these beautiful watercolor and pencil illustrations by Jiiakuann. Inspired by Miu Miu FW11 collection these 40s style illustrations have an elegant studied edge to them.

Meu Grupo
Para Postarem no Grupo FuXiquinho, Por Favor Inscreva-se.

http://br.groups.yahoo.com/group/FUXIQUINHO_GRUPO_DE_HUMOR/

FUXIQUINHO_GRUPO_DE_HUMOR-subscribe@yahoogrupos.com.br

(conteúdo adulto)

http://groups.yahoo.com/group/ChapeuzinhoVermelho2013/

http://br.groups.yahoo.com/group/Tapas_E_Beijos

http://groups.google.com/group/VIDEOSSOMENTE
http://groups.yahoo.com/group/VIDEOSSOMENTE

♣♀▸▷♂мλя₸ҢịդҢạ ♀▸▷♂♣

--
Gülüşünde ilkbahar bakışında letafet
Seni bende görerek bana seni tarif et..

Bu gruba posta göndermek için; letafet@googlegroups.com
Bu gruba aboneliğinizi iptal etmek için; letafet+unsubscribe@googlegroups.com

https://groups.google.com/group/letafet
adresinde bu grubu ziyaret edin..

Yahoo Letafet1 : http://groups.yahoo.com/group/Letafet1

29 Haziran 2014 Pazar

((slayt izle)) Hevesle yürüdüğümüz arap kadınlar.

--
hayatında olup bitenleri paylaşmanı sağlar.

25 Haziran 2014 Çarşamba

((slayt izle)) SKANDAL BÜYÜYOR

Bunları Halka Anlatmak lazım...

SKANDAL BÜYÜYOR

http://www.dokuzeylulgazetesi.com/haber-7168-skandal_buyuyor.html

KASAYI KORUYAN (!) BAŞKAN
Kasayı Yolda Bulmadığına göre kayıtlar nerede ?

SKANDAL BÜYÜYOR
Sultangazi Belediyesinde zincirleme şekilde devam ettirildiği iddia olunan Yolsuzluk skandalı boyutlarının kamuoyundan saklanmaya çalışıldığı yönünde güçlü kaygılar var.
Sultangazi Belediye Başkanı Cahit Altunay, her ne kadar " muhasebeyi ve kasayı çok iyi koruduğunu " basına yaptığı açıklamalarla beyan ediyorsa da bu tamamen GERÇEK DIŞIDIR.
" Boğazımızdan Haram Lokma Geçmedi " şeklinde basına yapılan açıklamalarla adeta yetimin hakkının korunması edebiyatı yapanlar hak, hukuk tanımaz bir anlayışla mı kasayı koruyup muhasebeyi iyi tuttuğunu iddia ediyorlar ?

Kimden Neyi Gizliyorsunuz?
Başkan Cahit Altunay "Gizlimiz Saklımız Yok" şeklinde yanıltıcı basın açıklamaları yapıyor ama arşiv kayıtlarını YERİNDE inceme talepli başvurularımız kabul görmüyor, avukat olarak yasal haklarımız dahi görmezden geliniyor. Kayıtsız evrak olmaz iken bu ne yaman çelişkidir…
Şeytana pabucunu ters giydirecek şekilde yapılan usulsüz ödeme ve imar işlerinin ortaya çıkmaması için ilgili adli ve idari birimlere (özellikle devam eden mahkeme dosyalarına) eksik bilgi ve belge göndermek, yanlış bilgiler vermek gibi kanunsuz işlere girişen bu derece pişkin başka bir belediye görmedim.

Denetim ve teftiş ile imtihanı
Yerel yönetimler "şefaflık" ilkesi ile "kamuoyunu aydınlatma" ilkesi hesap vermenin en önemli değerleri olduğuna dikkat çekmek isteriz.
İşte tam bu noktada Cahit Altunay'ın yaptığı açıklamalar karşısında, sorumluluk duygusu ve vicdan muhasebesinde samimi olup olmadığını da çok yakında göreceğiz.
Sayın Başkan, İhmali veya suiistimali olanların gerekli cezaları alması için takipçi olacak mısınız ?

" Hodri Meydan! Yolsuzluk yok, diyebilir misiniz? "
Gaziosmanpaşa ve bu belediyeden ayrılarak kurulan Sultangazi Belediyesi'nde yolsuzluk iddialarının, belgeleriyle birlikte ayyuka çıktığını daha önce kamuoyunda paylaştık.
İki belediyede de "Arsa Alım- Satımı, İhaleler, Ödemeler ve Tahsilatlarla ilgili İmar Yolsuzlukları, Zimmet, İrtikap veİhaleye Fesat Karıştırmak" suçlarının oluşumuna dair ciddi bulgular olduğunu, "Suç Var ama Suçlu Yok" diyerek, iddialara konu sorumluların hesap vermediğini vurguladık.

Başkan ne iş yapar ?
Sözün söze üstünlüğü YOKTUR !
İddia konusu yolsuzluk, sahtecilik suçları sözle geçiştirilip örtbas edilemez.
Söz sahibinin MAKAM SAHİBİ olması ona üstünlük mü kazandırır ?
2009 yılında Sultangazi Belediyesini DEVİR alan başkan Cahit Altunay, açıkça hukuka ve kanuna aykırı usulsüz HESAP ve işlemleri, şaibeli ödemeleri fark etti mi ?

Yoksa "SADECE KASAYI " teslim alıp, dayanağı çok önemli bilgi, belgeleri -resmi şekilde- AL(A)MADI mı ?

Devir Tasfiye ve Paylaştırma Kararı ve bu kararı esas alan Belediye Meclisi Protokolü yok mu? (Bir kısım dosyalarda; Zincirleme Yolsuzluk iddialarımızın Belediye, Tapu ve Kadastro, Adliye birimlerinde Ahtapotun kolları gibi bir çok yere uzandığına dair onlarca somut belge , bilgi ve bulgular mevcuttur.)
Tüm bunlara sebep olan " SORUMLU KİŞİLER " hakkında ilgili birimlere başvurdu mu, yoksa "VATANDAŞ " derhal kendisi mi İHBAR etti ?

Yasadışı işlemlerin ceremesi vatandaşa mı çıkarılmak isteniyor?
İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin belediyede inceleme başlatmasını ısrarla talep ettik.

Sayıştay 'dan neden kaçıyor belediye, birileri yolsuzluk mu yapmış?
Başkan Cahit Altunay' ın denetim ve teftişe alerjisi mi bulunmaktadır, denetimi, teftişi, denetlemeyi sevmemektedir !

Skandal gelişmelerden haberdar (!) olup-olmadığını merak ediyorum. Haberi yoksa felaket, haberi var ve "Orada neler oluyor?" demiyorsa daha da büyük felaket…
Sultangazi Belediyesinde meydana geldiği iddia edilen kanunsuz
ÖDEME ve İMAR YOLSUZLUKLARI oluşumuna dair ciddi bulgular bu aşamada çok ilginç bir boyut kazanmış olup zincirleme haber dizimiz detaylı belgeleriyle devam edecektir. Bizi izlemeye devam ediniz...

Gerçekler inatçıdır. Adalet Cesaret ister. Bizler, sadece gerçeğin ve Adaletin peşindeyiz !
Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.06.06.2014 Av.A.Ömer KIBAR
Bilen konuşmuyor.Konuşan bilmiyor. (Lao Tzu)

--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com

kaliteli slayt grubu

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
---
Bu e-postayı Google Grupları'ndaki "pınarslayt" adlı gruba abone olduğunuz için aldınız.
Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için pnarslayt+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Daha fazla seçenek için, https://groups.google.com/d/optout adresiniz ziyaret edin.

((slayt izle)) Mısır'lı Ekmeleddin İhsanoğlu Bilge Önder ATATÜRK'ün Devrimlerine dil uzatıyor. // Tarık Konal

25 Haziran 2014

Saygın Arkadaşım, Saygın Düşündaşım

CHP'nin Genel Başkanınca Cumhurbaşkanlığı orununa önerilen

bir Mısırlı, Bilge Önder ATATÜRK'ün Devrimlerine

(Dil Devrimine de) dil uzatıyor.

Mısırlı Ekmeleddin'e yazdığım açık beti (mektup) ektedir.

Tarık Konal

CHP ile MHP'nin ortak Cumhurbaşkanı adayı olan bir Mısırlı,

Bilge Önder ATATÜRK'ün Dil Devrimini aşağılamaya kalkıştı…

22 Haziran 2014 Pazar günü Hürriyet'in Pazar ekinde Gökçe Aytulu'nun Ekmeleddin İhsanoğlu'nun "Yeni Yüzyılda İslam Dünyası" adlı betiğinden yaptığı alıntıları okudunuz mu?

Ekmeleddin Efendi bu yapıtında Osmanlı'nın Arap-Fars dillerinin sözcüklerini, yine onların dil kurallarıyla yoğurarak oluşturduğu, hiçbir ulusun dili olmayan, "16 yamalı bir giysi"yi andıran Osmanlıcayı överken, Bilge Önder ATATÜRK'ün Dil Devrimine, bu devrimin saygın bir Kurumuna da dil uzatmıştır.

Ekmeleddin Efendi "Gelişmiş, mürekkep bir imparatorluk dilidir Osmanlıca. Üstelik bilim ve edebiyat dilidir. Türk Dil Kurumu bu dili tasfiye etti. Türk Dil Kurumu'nca türetilmiş "özgürlük, uygarlık, bağımsızlık" gibi Türkçe kelimeler lengüistik bakımından hilkat garibesidir; üstelik bunlar Arapça hürriyet, medeniyet, istiklal sözcükleri yerine topluma zor kullanılarak kabul ettirilmiştir " demiş.

Ekmeleddin Efendi, bu bilimdışı düşüncelerini dışavururken muvazene, mütalaa, irtibat, selahiyet, kıyasımukassem, mania, kütle, zıddıyet, münevver, esas, idare, itimat, ihtimam, külli, cemian gibi Arapça, Farsça sözcükler kullanmak yerine bunların Türk Dil Kurumunca yaratılmış olan öz Türkçelerini kullanmış "denge, yorum, ilişki, yetki, ikilem, engel, kitle, karşıtlık, aydın, temel, yönetişim, güven, özen, kapsama, çoğulcu" demiş.

Dil Devrimini eleştirmeye kalkışan birinin, bu saygısızlığı yaparken Türk Dil Kurumunun türettiği öz Türkçe sözcüklerden destek alması nasıl bir tinsel sayrılık (ruhsal hastalık) türüdür, bilemedim.

Ekmeleddin Efendi, taht'ını ve karılarını işgalci İngiliz Yüksek Komiserine geçici olarak (!) bırakmış, bir İngiliz savaş gemisiyle kaçıp gitmiş son Osmanlı Padişahı Vahidettin'in şeyhülislamının yardımcısı ve Atatürk karşıtı biri olan İhsan'ın 1943'te Mısır 'da doğmuş oğludur. Anadili Arapça'dır. Tüm eğitimlerini Arap diliyle almış, Arap kültürüyle yoğrulmuş biridir o.

Yaşamı süresince ulusal değil ümmetçi bir eğitim almış bu kişinin yazılarında ulusal simgeler aramanın gereksizliğini bilsem de yine de inceledim düşüncelerini, bunları dile getirişini. Bu kişinin Dil Devrimini incelemiş, devrimin ereğini anlamış, kavramış olması da beklenemezdi. Ancak, onu bize önerenlerin söylendiği gibi bir biliminsanı idiyse o, Türk ulusunun dünya tarihindeki saygın yerini İslam'la tanışmadan çok önceleri edindiğini, Türk'ün İslam öncesi kendine özgü bir abecesiyle ile kendine özgü duru, yalın bir dilinin bulunduğunu bilmesi gerekirdi.

Türkçesi "dilbilim" olanın yerine lengüistik gibi Fransızca bir sözcük kullanmış olan Ekmeleddin Efendi, dünyaca tanınmış dilbilim uzmanlarının Türkçemizin yazıtlarından "çok düşünülerek tasarlanmış, özenle düzenlenmiş birer sanat örneği" biçiminde söz ettiklerini bilmesi gerekirdi, bize söylendiği gibi bir bilim insanı idiyse…

Dil Devriminin Türk ulusunu yaklaşık binyıldır anlayamadığı imlerden -Arapça abeceden-, kökünü ek'ini bilmediği sözcüklerden, Arap-Fars dillerine kölelikten kurtarmakla kalmadığını, onu Arap yayılımcılığın (emperyalizminin) etkisinden de kurtardığını kim söylemeliydi Ekmeleddin Efendi'ye?

Bunu, ATATÜRK'ÜN partisi CHP'nin Genel Başkanının yapması gerekmez mi?

CHP'nin Genel Başkanı, yapması gerekeni yapmak, Anadolu'yu ışıtan Aydınlanma Devrimiyle onun görkemini şeriat özlemcilerine anımsatmak yerine, Atatürkçüleri utandıran bir girişimde bulundu.

CHP'nin Genel Başkanı, Türk ulusunu yeniden Arap yayılmacılığının kanatları altına sokacak düşünceler taşıyan birini, ne zaman Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olduğu da bilinmeyen birini Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanlığı orununa önerdi.

CHP'nin Başkanı, kimin koltuğunu, hangi yetkiyle kime sunmaktadır?

CHP'nin Başkanı, Türkiye Cumhuriyeti'nde Cumhurbaşkanlığına değil de bir Ortadoğu ülkesinde -ancak- şeyhülislamlığa aday adayı olabilecek birini seçmek için Türk ulusunu sandığa neden çağırıyor?

Yüreğinde Osmanlı özlemi taşıyorsa biri, kafasındaki sarığı çıkarmış, boyunbağı bile takmış da olsa, Türkiye Cumhuriyeti'nin çağcıl bir yurttaşı olarak görülemez. Bunu bilmiyor mu CHP'nin Genel Başkanı?

Ekmeleddin Efendi, Osmanlı'nın fes'ini, lalesini, haremini, mecellesini, Bâb-ı Âli'deki devşirmelerinin dili Osmanlıcasını da alıp gittiğini, Osmanlıcanın öldüğünü, onu kimsenin diriltemeyeceğini bilmiyor olabilir. Bunu ona, CHP'nin Başkanının söylemesi gerekmez mi?

Ekmeleddin Efendi dilerim seçilemez. Seçilirse, ona sıkça Anadolu Aydınlanma Devrimlerinden söz edeceğim.

Atatürk Devrimlerinin bir bütün olduğunu, bunlardan birine bile olsun bir karşıtlık Atatürkçü Düşünce Dizgesine (sistem) karşıtlık anlamına geldiğini ona sıkça anımsatacağım.

Seçilirse eğer, benden çekeceği var!

Tarık Konal

Bilge Önder ATATÜRK'ün Devrimlerini

doğru alımlamış bir yurttaş.

Görüş, düşünce ve iletileriniz için aşağıdaki haberleşme ağını kullanabilirsiniz

Saygılarımla

kotanlartr@googlegroups.com

http://groups.google.com.tr/group/kotanlartr?hl=tr

24 Haziran 2014 Salı

((slayt izle)) BDP veya HDP'nin Cumhur Başkanı Adayına Oy Verebilirim... Mersin İçel Burak Canlı

BDP VEYA HDP NİN CUMHURBAŞKANI ADAYINA OY VEREBİLİRİM…

Cumhur Başkanlığı seçimleri iki turlu olacağa benzer.

Zira ilk turda yüzde 50 oy alan galip olacakken o oyu alabilecek herhangi birisini şu ana kadar göremedim…

Bu açıdan BDP veya HDP'nin adayı çok önemli…

Sandığa gidip oy atmamaktansa gidip BDP'nin adayına ilk turda oy verebilirim…

İkinci turda ise sandığa hiç gitmemekte bir ihtimal olsa da gidip oy atmakta bir ihtimaldir…

Şu anda şöyle çok tahrip olmamış bir aday bulabilse BDP'nin adayının kazanma şansı dahi çok yüksek…

Açıkçası çatı adayından pek memnun olmadım… Hepsinden önce yaşı…

Yenilelim fakat ayakta! Kaybedelim fakat yiğitçe! Ölelim fakat inanarak…

Yukarıda ki cümleler halk nezdinde ki rahatsızlığın geldiği son noktayı ifade etmektedir…

Bu açıdan seçime dahi gitmeyi pek düşünmediğimi ve hatta seçimleri boykot çağrısı olayının da gene bir ihtimal olduğunu düşünmekteyim…

Son coğrafyada ceyeran eden tahliyeler, kumpaslar, İŞİT olaylarında da görüldüğü üzere Çatı Aday'ın deklaresinde de ne derece de boş işlerle iştigal ettiğimizin delilleri olmuştur…

Bu açıdan benim sizlerle işim bitti…

Coğrafya dâhil olmak üzere dünyanın herhangi bir kör noktasında dahi sağlığınızdan başka ciddiye alınır hiç neden bulunmamaktadır. Mersin İçel Burak Canlı

18 Haziran 2014 Çarşamba

((slayt izle)) Fwd: EKMELEDDİN İHSANOĞLU VE HATIRLATTIKLARI

Nurullah aydın <na741954@gmail.com>
18 Haziran 2014 10:47
EKMELEDDİN İHSANOĞLU VE HATIRLATTIKLARI

Nurullah AYDIN

18 Haziran 2014-ANKARA

EKMELEDDİN İHSANOĞLU VE HATIRLATTIKLARI

1943 yılında Kahire'de doğdu. Mısır vatandaşıdır

Babası; Yozgat kökenli olan İstanbul'da dini eğitim alan orada yaşayan sonrada ülkeyi terkederek Kahire'ye yerleşen Mehmet İhsan Efendi'dir. Annesi Rodoslu'dur.

Babası Mehmet İhsan Efendi; İngiliz Muhipler Cemiyeti kurucusu, Sevr Antlaşması'nın imzalanması ile Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey'in idamına fetva veren, Kurtuluş Savaşı'na karşı çıkan, İşgalcilerle işbirliği yapan, mandacılığı savunan, Mustafa Kemal'e hakaretler eden ve Cumhuriyet'in 150 kişilik hain listesinde adı bulunan eski Şeyhülislam Mustafa Sabri'nin yardımcısı ve yakın arkadaşıdır.

1966 yılında Kahire'deki Ain Shams Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik-Kimya Bölümü'nü bitirir ve bir süre El Ezher Üniversitesi'nde de çalışır. Organik kimya konusunda yüksek lisans yapar. Mısır-Arap-İngiliz-İslam-Hıristiyanlık-Musevilik kültür atmosferinde kimlik kazanır.

1970 yılında Türkiye'ye gelir. TC vatandaşlığına nasıl ne şekilde geçtiği belirsizdir. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi'ne asistan olarak girer. 1974 yılında organik kimya üzerine doktora yapar. 1975 yılında gittiği İngiltere'den döndükten sonra da 1978'de Ankara Fen Fakültesi'nde organik kimya doçenti olur.

İngiltere'nin Ortadoğu ve İslam ülkelerine istihbaratçı yetiştiren ajan üniversitesi olarak da bilinen Exeter Üniversitesi'nde akademik çalışma yapar. Bu üniversite, İngiltere Devleti'nin Ortadoğu'da İngiltere hesabına çalışmalar yapmak üzere görevlendireceği akademisyenler ve yönetciler yetiştirir. Abdullah Gül'de burada öğrenim görür. Osmanlı'daki Enderun benzeri bir kurum olan bu okulda okuyanlar İngiltere tarafından devşirilmiş unsurlar olarak bilinir.

1980 yılında, İstanbul'da İslam Konferans Örgütü'ne bağlı İslam Tarih Sanat ve Kültür Araştırmaları Merkezi (IRCICA) direktörlüğüne getirilir.

1984 yılında da, Kimya Doçenti iken Kültür ve Bilim Tarihi Profesörü yapılır, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde Bilim Tarihi Bölümü başkanlığına atanır.

Kahire'de okuduğu üniversitenin denkliğinin ne zaman kabul edildiği, kimya doçenti iken birden nasıl, neden ve ne şekilde kültür ve bilim tarihi profesörlüğü'nü hangi üniversitede, hangi çalışmasıyla kazandığı karanlıkta kalır.

24 yıl boyunca İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi'nin genel direktörlüğünün yürütür. Bu görevinin yanı sıra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Bilim Tarihi Bölümü ile Türk Bilim Tarihi Kurumu'nun başkanlığını ve Üniversite Bilim Tarihi Müze ve Dokümantasyon Merkezi müdürlüğü görevlerinde bulunur.

2005 yılında İslam işbirliği teşkilatı genel sekreterliğine getirilir. 2014 yılında ayrılır.

Genel Sekreterliği döneminde; ılımlı İslam ve dinlerarası diyalog çalışmalarında ABD, İsrail ve İngiltere ile birlikte hareket eder. Amerikancı İslam'ın savunucularından görülür.

ABD Başkanı Obama tarafından Beyaz Saray'da ağırlanan ilk İKÖ Genel Sekreteri olur.

İİT genel sekreterliği döneminde; İslam ülkeleri Afganistan, Pakistan, Myanmar Arakanda, Irak, Yemen, Tunus, Libya, Mısır, Bahreyn, Suriye vahşetin yıkımın arenası olur.

ABD-İngiltere-Fransa kaosa sürükledikleri Ortadoğu'da yönetimde kan değişimi için yeni kişileri ileri sürmektedir.

BOP (Büyük Ortadoğu projesi) kapsamında yönetim değişimi sürecini başlatan batılı ülkeler Projesinin sürmesi için; Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da yeni eş başkan adayları belirliyor ve iktidara getirmeye devam ediyor.

Deliğe süpürülme zamanı gelenler, değiştirilecek mi yoksa devam mı diyecekler?

Günün Sözü: Kişiyi tanımak için yaptığına, yazdığına, düşündüğüne, konuştuğuna dikkat et.

Görüş, düşünce ve iletileriniz için aşağıdaki haberleşme ağını kullanabilirsiniz

Saygılarımla

kotanlartr@googlegroups.com

http://groups.google.com.tr/group/kotanlartr?hl=tr

16 Haziran 2014 Pazartesi

((slayt izle)) Fwd: ILIMLI İSLAM CUMHURİYETİ'NE İSLAMCI BİR CUMHURBAŞKANI ADAYI...

Serdar Ant <serdarantserdar@gmail.com>
16 Haziran 2014 15:01
ILIMLI İSLAM CUMHURİYETİ'NE İSLAMCI BİR CUMHURBAŞKANI ADAYI…

ILIMLI İSLAM CUMHURİYETİ'NE İSLAMCI BİR CUMHURBAŞKANI ADAYI…

Serdar Ant

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı adayı olarak MHP'ye İslam İşbirliği Teşkilatı eski Başkanı Ekmeleddin İhsanoğlu adını önerdi. MHP lideri Devlet Bahçeli de "Bu isim milletimiz için çok hayırlı bir isimdir" dedi.

Görünen o ki Ekmeleddin İhsanoğlu, CHP ve MHP'nin ortak adayı olarak Cumhurbaşkanlığı seçimine girecek.

Böylece Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanı'nın kim olacağı bugünden belli oldu, denilebilir. Eğer aday olursa, 12. Cumhurbaşkanı, Recep Tayyip Erdoğan'dır artık!

Çünkü İhsanoğlu'nun Erdoğan karşısında bir şansı olmayacaktır. Ayrıca CHP tabanında önemli bir kesim de laik ve demokratik cumhuriyetin değerlerine bağlı olan Cumhuriyetçiler de Erdoğan'a rağmen, Ekmeleddin İhsanoğlu'na oy vermeyecektir!

Böylece bugünden ilan edilebilir ki Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanı'nı, öyle çok iddia edildiği gibi halk değil, yine siyasi parti liderleri "seçmiş" oldu. Eğer İhsanoğlu'nun muhalefetin adayı olması kesinleşirse, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli marifetiyle Erdoğan, 12. Cumhurbaşkanı olarak Çankaya'ya çıkacaktır. Kısacası Erdoğan'ın Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'na bir teşekkür borcu vardır. Çünkü onu Çankaya'ya bu iki muhalefet lideri seçmiş oldular!

Eğer İhsanoğlu, Erdoğan'a karşı bir "zafer" kazanır da Cumhurbaşkanı seçilirse, bu sefer de Çankaya'da bir "kabadayı" ve "kanun tanımaz" İslamcı değil de entelektüel ve Batı'nın sevdiği bir "ılımlı İslamcı" oturacaktır! Ha ali-Veli, ha Veli-Ali…

Kılıçdaroğlu, CHP içinde ve dışında Cumhuriyet'in temel niteliklerine uyumlu bir başkasını bulamadı herhalde! Bir "Şark kurnazlığı" ile bir ılımlı İslamcıyı aday göstererek Erdoğan'ı engelleyebileceğini sanıyor.

Oysa ne diyordu Tevfik Fikret:

Ezeli bir şifadır aldanmak!

Bu bağlamda sorulması gereken soru şudur:

Mısır bunalımındaki görüş ayrılığını saymazsak, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun AKP'den zihniyet olarak ne farkı vardır?

Kahire doğumlu, üniversite eğitimini Mısır'da tamamlayan, akademik yaşamına şeriatçı El Ezher Üniversitesi'nde başlayan, geçmişte Abdullah Gül, Şükrü Karatepe, Fehmi Koru, Mehmet Şimşek gibilerinin de uğrak yeri olmuş "malum" Exeter Üniversitesi'de çalışmalar yapmış biri… 2005 yılında İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreterliği için AKP'nin desteği ile seçilen biri… AKP ve onun benimsediği "değerler" ile uyumlu biri… Kısacası İslamcı ve muhafazakâr bir figür Ekmeleddin İhsanoğlu… Erdoğan'ın terbiyelisi… Abdullah Gül'ün daha entelektüel bir kopyası…

"Ilımlı İslam Cumhuriyeti" olarak Ortadoğu'ya model olarak sunulan Türkiye'ye, Cumhurbaşkanı olarak bir ılımlı İslamcının önerilmesi de herhalde Yeni CHP'ye yakışırdı!

Bu tercih Kemal Kılıçdaroğlu için sonun başlangıcıdır. Kılıçdaroğlu yönetimi 2014 sonbaharında (belki daha da önce) Genel Başkanlıktan indirilecektir. Ama yerine Baykal ya da ona yakın olan biri mi, yoksa Mustafa Sarıgül mi gelecektir, burası da ayrı bir sorundur. Ne var ki Kılıçdaroğlu dönemi artık bitmiştir!

MHP için ise İslamcılığın Türkçülükten çok daha önemli olduğu bir kere daha ortaya çıkmıştır. MHP içinde Çankaya'ya layık ve yakışan birçok aday olmasına rağmen, üstelik bunlardan çoğu CHP tabanından da oy alabilecek iken, MHP'in bir İslamcının adaylığına destek vermesi, bu partinin niteliğini bir kere daha ortaya koymuştur. MHP, ılımlı İslam'a uyum sağlamış, Türkçü-milliyetçi kimliği maske olarak kullanan bir parti olduğunu bir kere daha teyit etmiştir.

"Ana muhalefet" CHP ile "yavru muhalefet" MHP'nin, İslamcı AKP'ye karşı bir başka İslamcının Cumhurbaşkanlığı adaylığı için uzlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'nin artık bir ılımlı İslam Cumhuriyeti olduğunun ilan edilmesidir.

Bu koşullarda sandık başına gidip Erdoğan ile İhsanoğlu arasındaki bir Cumhurbaşkanlığı yarışında iki İslamcıdan biri için oy kullanmak, "kırk katırla kırk satır" arasında tercih yapmaktan öte hiçbir anlam taşımaz. Dahası bu, ılımlı İslam Cumhuriyeti'ne destek vermek olacaktır!

Bu koşullarda Ağustos'ta gidip oy kullanmak demokratik laik Cumhuriyete ihanettir.

16.6.2014

Görüş, düşünce ve iletileriniz için aşağıdaki haberleşme ağını kullanabilirsiniz

Saygılarımla

kotanlartr@googlegroups.com

http://groups.google.com.tr/group/kotanlartr?hl=tr

14 Haziran 2014 Cumartesi

((slayt izle)) Fwd: AHTAPOT YAPI !.. (Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur. Av.Ömer Kibar)

AHTAPOT YAPI !.. ( Haber Dizisi )

"Sultangazi Belediyesi'nce zincirleme şekilde üretildiği iddia olunan, içerik itibariyle gerçeğe aykırı "sahte resmi belgeler" ve bizzat imzalayanlar tek tek, detaylı ve izahlı bir şekilde, kamuoyunda yayınlandığında; birilerinin (!) neresi açıkta kalacak" diye düşünmek bile istemiyorum! ….

şeklinde, haber ve belgeler yayınlamıştık…

Söz konusu Belediyenin tapu-imar uygulamalarından kaynaklı kesintisiz mağduriyetler, sadece bizlerle sınırlı olmayıp, binlerce kişinin mağduriyeti söz konusudur. Toplumsal bir yara haline gelmiştir. Oluş şekli ve seyrine göre; bu yolsuzlukların yine Belediye bünyesinden ya da başka kamu birimlerinden, işbirliği içinde gerçekleştiği yönünde bulgular söz konusudur.

Haber dizimizde, öncesinde vurguladığımız belediye birimlerindeki iddia konusu usulsüzlüklerin "AHTAPOTUN KOLLARI" gibi bir çok yere uzandığına dair somut belge ve bilgileri sunmaya devam ediyoruz…

YOLSUZLUĞUN BELGESİ

Ekte sunduğumuz belgede görüldüğü gibi delil üretme çabaları hiçbir kural ve yasa tanımadan yürütülüyor. Sultangazi Belediye Başkanlığınca HİLE 'ye dayalı belgeler;

v Üretiliyor

v Kullanılıyor

v Bu işe uygun elemanlar atanıyor.

Kamulaştırma Kararı olmadığı halde HAYALİ ÖDEMELER ile kamulaştırma varmış gibi, resmi yazı düzenleniyor.

Ekte sunduğumuz belgede görüleceği üzere; İmar ve Şehircilik Müdürü, Hukuk İşleri Müdürlüğüne " Kamulaştırma " konulu müzekkere yazıyor. Hayali kamulaştırmanın hiçbir belgesini hiçbir makama sunamıyorlar. Bu ibret verici olay, belediye adına utanç verici durum olarak nitelendirilebilir…

GİZLENEN KONUT İMARI

Yazının düzenlendiği 07.04.2010 tarihinde müvekkilin parselleri; KONUT imarlıdır.Bu nedenle yasal olarak kamulaştırma olanağı da YOKTUR.Başkan Cahit Altunay, " bu parsellerin hiçbir zaman konut imarlı olmadığını" resmi olarak yazmıştır.

Yaptığı açıklamalarla yanıltıcı faktör etkisi yaratmaya çabalamasındaki AMAÇ nedir ?

Kısa bir süre sonra, bu parsellerin konut imarlı olduklarının resmi belgelerini de yayınlayacağız…

KANUNSUZ ÖDEME

Haksız ve usulsüz ödemeyi yapan Gaziosmanpaşa Belediye eski Başkanı Erhan Erol hatalıdır.Ama olayları 2010 tarihinden bu güne kadar vahim şekle getiren Cahit Altunay 'dır.Ödenen paranın KAMU ZARARI oluşturduğu açıkça görülmektedir.

Vatandaş resmi olarak defalarca başvurup, "bu para ve belgeler usulsüz, kamulaştırma yok, yasal olarak faiziyle birlikte PARAYI GERİ ALIN" diyor, Hazineye davayı ihbar ediyor ayrıca sorumluların ve gerçeklerin ortaya çıkması için büyük çaba sarf ediyor… Ama nafile, yine Suç Var Suçlu Yok… Hazinenin zararı halen devam ediyor…

Ayrıca, vatandaş suç duyurusunda bulunuyor, Başkan Erhan Erol da suç duyurusunda bulunuyor. Tüm bunlara karşın Cahit Başkan sadece SEYREDİYOR ve bizler hakkında haksız ve mesnetsiz suç duyurularında bulunuyor… Tüm bunların, gerçeklerin ortaya çıkmaması adına SİNDİRME amaçlı olduğu kanaatindeyiz.

Yolsuzlukları ortaya çıkarmak isteyen bizler, hak arayınca Günah Keçisi mi ilan edildik?

Bu durumda KASAYI en iyi kim koruyor?

Cahit Altunay sahte belgelere dayanan usulsüzlükleri "Gaziosmanpaşa Belediyesi yaptı, bizimle zerre kadar ilgisi yok" diyerek, bu vahim duruma KAYITSIZ kalmaya devam etmektedir.

Ödeme ve devirlerde yapılan hileler, bireysel değil MERKEZİ planlama konudur.

Cahit Başkanın en büyük sorumluluklarından biri de; Devir, Tasfiye, Paylaştırma Komisyonu Kararıyla, BÜTÇE hesaplarının ve Borç-Alacak devirlerinin teftişini yaptırmamasıdır. Tüm bunları, zamanında sorunlar büyümeden Sayıştay Denetimine tabi tutsaydı, Müfettiş çağırsaydı hukuka aykırı işlemler ve Hazine zararı açıkça görülecekti. Bizim gibi vatandaşlar da bu derece mağduriyet yaşamayacaktı.

YOLSUZLUK, SAHTECİLİK

Kamu kaynaklarının bazı özel kişiler yararına kanunsuz olarak kullanılması da Sayıştay'a göre Uluslararası Yolsuzluk ve Sahtecilikle Mücadele Rehberi kapsamındadır. Artık bu aşamada iyi niyet ve kötü niyet iddiaları da değerlendirilemez.

ÖZEL ATAMA

Tüm usulsüzlüklerin Gaziosmanpaşa belediyesinde gerçekleştirildiğini iddia etmesine karşılık, daha önce bu belediyede Başkanlık Fiyat Takdir Komisyonu gibi AKÇELİ işlerin olduğu bir birimde, bürokrat olarak görevli M. Erdönmez 'i kadrosuna alarak Teknik Başkan Yardımcısı olarak atamıştır. (http://www.sultangazi.bel.tr/kurumsal.aspx?KATID=93&tur=5&per_ID=1084)

İkinci kez başkan seçildikten sonra Cahit Altunay' ın, Bürokrat Başkan Yardımcısı olarak özelikle bu şahsı ataması , dikkat çekici ve endişe verici değil midir ?

Ekte sunulan Takdir Komisyonunun Hesap Tutanağında eski 539 sayılı parseli kapsayan bir düzenleme yapılmıştır. Müvekkilin bu parselle uzaktan ve yakından bir ilgisi yoktur.Benzer mahiyetteki içerik itibariyle sahte belgeler mahkemeye dahi sunulmuştur.Ne yazık ki bunu düzenleyenlerden biri M. Erdönmez ' dir. Müvekkil adına bu durumları resmi birimlere görevim gereği sunduğumda, belediye tarafından müfteri ilan edilip, hak arayamaz duruma getirilmek isteniyorum….

Sayın Başkan: Vatandaş yanıltıldığı algısına kapılırsa, bu kamuya güven erozyonuna neden olur.

v Sorumluların tespiti ve Yargılanmak, hesap vermek ayıp değil; ama töhmet altında kalmak çok kötüdür!..

Söz konusu kanunsuz ÖDEME ve İMAR YOLSUZLUKLARI oluşumuna dair ciddi bulgular bu aşamada çok ilginç bir boyut kazanmış olup zincirleme haber dizimiz detaylı belgeleriyle devam edecektir. Bizi izlemeye devam ediniz...

Gerçekler inatçıdır. Adalet Cesaret ister. Bizler, sadece gerçeğin ve Adaletin peşindeyiz !

Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.14.06.2014 Av.A.Ömer KIBAR

"Bir delille kırk alimi yendim, kırk delille bir cahili yenemedim" (Mevlana)

Not : Lütfen şayet içeriği bizim gibi onaylıyorsanız, bu metni tüm önemli sitelere ve ülkede düşüncesi ne olursa olsun NAMUSLU her insanın mailine ulaştırın

Kasayı Koruyan Başkan

SKANDAL BÜYÜYOR

http://www.dokuzeylulgazetesi.com/haber-7168-skandal_buyuyor.html

http://www.canturkhaber.com/haber/siyaset_1/kasayi-koruyan-baskan/12933.html