KAPIYI BEKLEYEN PARAZİTLER yazan: Mersin İçel İlinden Burak CANLI
Kendi kendime diyordum ki yazayım. Sonra dedim ki hadi benden bulmasınlar belalarını. Şimdilik teğet geçiyorum sizleri. Ama bilesiniz bu teğetim Ekonomide ki gibi bir teğet.
Bekliyorlar. Kazanç kapıları bu olmuş. İnançlarının ne önemi bulunmakta ki! Yaşamaları onlar için bir gereklilik. Önce ben zihniyeti hâsıl olmuş. Haksız da sayılmazlar. Yaptıkları işi seviyorlar. Ama hepsi bu kadar! Yaşamaları lazım. Onun için kapıya ihtiyaçları bulunmakta.
Yapacak veya yapılabilecek her hangi bir şey bulunmamakta. Olabildiğince özgür olsalar! Kapıları kalmaz. Kapıları kalmazsa da durum onlar için vahim bir hal alır.
Onlar beklemezse kapılar da başkaları bekler. Hiçbir kimse vazgeçilmez değildir. Geçiliverirler. Ortada dam dızlak kalıverirler.
Söyle bana kapını sana kim olduğunu söyleyivereyim. Mesele kapı meselesidir. Gerisini boş ver gitsin. Kapın yoksa zaten sen yoksun. Yaşamıyorsun. Bilen dahi yok seni. İşte onun içindir ki bir kapı lazımdır. Neymiş ben doğruyum. Neymiş ben tamamım. Neymiş ben haklıyım. Bırakın tüm bunları. Kapınız gittiği an avazınız çıktığı kadar o kapıya ve o kapıyı zapt edenlere bağırıverirsiniz. O zamana kadar yağlamaya yıkamaya devam.
Mesele kapı meselesidir. Kapı ne derse ne isterse ferman padişahım misali koyuluverirsiniz işinize. Ah şu kapıları bekleyen parazitler yok mudur? Korkmayın. Ben parazitim diyip açın bir dava bana. Ne de olsa mesele kapı meselesi değil midir? Ben kendisini kral zanneden kapı bekçisinin yüzüne bunu söylesem dahi ne değişir.
Bal tutan parmağını yalar misali bir iştir bu. Ahlaksızlık her türlü etiğin içine gizlenmemiş midir? Onun savunucuları olan bizler aslında ahlaksızlıklarımızı onun içine gizlemişizdir.
Kapılar bitmez. Onları bekleyenler bitmez. Düzen böyle etik bir şekil de devam eder gider. Riyalarımızın içinde birbirimize gülümseriz. Gerçekte hepsi dostumuz. Hepsi bir yerden arkadaşımızdır. Gerçek budur. Bu gerçeklik içerisinde bu riyalardan sıkılanlar sokağa çıkmaz oluverir. Savaşmaya bu düzeni kırmaya güçlerinin yetmeyeceğini bildikleri için ellerini ayaklarını çeki verirler. Sonrası malum.
Malum olan ve olması gereken şey gerçekte bizlerin bunu konuşamaması ve yazamamasıdır. Ardı sıra açılacak tazminat davaları. Ve devamında yapılacak meçhul saldırılar. Olmadı Silivri’ler. Bizlere tuzak değil midir? Gözdağı verilmiştir. Yersen dolma yemezsen sarma misali. Hele bir dene. Gününü görürsünler ortalıkla kol gezinmekte.
Bu alın yazımız değişmez. Değişmemeye yüz tutmuş olan kör talihimiz de ipe sapa gelmez söz söyleyen bizlerin sonu bellidir. Sınırı bir gün geçmeye çalışırız. Zaten geçmeden gelen tehditler. Uyarılar. Sarı kartlar. Geçince de kurşunlara. Ve akıl almayacak olan cezalara dönüşüverirler.
Sizler ve bizler düzenin gerçekte noktasını dahi oluşturamamaktayız. Sadece bunu bilmemiz dahi gelecek nesillerin kurtarılabilmesi için kâfidir bence.
Mersin İçel İlinden Burak CANLI
--Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
kaliteli slayt grubu
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
