TALAT PAŞA KOMİTESİ MERSİN VE ERMENİ PROBLEMİ yazan: MERSİN İÇEL İLİNDEN BURAK CANLI
Medyayı çok sık takip edebilen birisi değilim. Çok çalışıyorum. Durmadan bir yerden bir yere. Ödenmekle sonu gelmeyen faturalar. Ayakta durmak zor! Meslek, eğitim ve diğer unsurlar ayakta kalmayı kolaylaştıramıyor.
Ekonomik koşullar gelişen çağla birlikte aynı paralelde ilerlemiyor. Sanki her geçen gün daha önceki bir günü aratır oldu. Borç ödemek. Adı bu. Yaşamın kuralı iyi duyguları hiçe sayıyor. Yarının korkusundan ziyade bugünün korkusunu bile artık insan içinde barındıramıyor. Bundan böyle onlara sıra gelinceye kadar dünlerin korkularıyla bir mücadele devam edip gidiyor.
Bir yer de duracaklar. Bir yer de patlayacaklar. Korkuyorum. Düzensizlikten. Görüyorum. Anlayışsızlığın hâkimiyetini. Biliyorum. Güçlünün dünyasını. Yararı bulunmamakta. Anlamıyorum. Bu kargaşanın içerisinde bir oradan bir buraya neden bocalamaktayız.
Ağlayanların dünyası. Bu dünya kurgusunu ezilenlerin daha bir ezilebilmesi için nakşetmiş bulunmakta. Hak derken bile haksızlığa uğrayanlar. Uçurumun Kenarı yerine artık uçurumun içinde yaşayanlar. Düştük. Düşmüşüz. Uçurumun kenarından içine düşüşümüz ve yere çakılıncaya kadar süren bir yaşam. Yaşamın özü bu! Gizi bu! Daha başkasını hayal etmek boşuna! Yok! Olmayanı aramak!
Talat Paşa Komitesi konumuz bu. Türk Ocaklarının Başkanı beni aradı. Gidebilir misin? Temsil edebilir misin? Tamam. Sonrası gittim. İyi ki de gittim. Konu Ermeni Meselesi! Zannetmekteydim ki artık Ermeniler Katledilmiş. ABD zannettirmekteydi. Yıllarca bitmeyen bir münakaşa! Ne bileyim. Medya ve ben izleyen bir robot! Hayret etmekteydim. Biz ne zaman ve niçin katlettik.
Hâlbuki neslimiz yapmazdı böyle şey. Yapmamalıydı. Üzülür oldum. Medya ve ben! TV ve ben başında! Aynaya dahi bakacak zamanı olmayan ben. Aynaya sadece asansörde saniyeliğine bakarım. Sivilcem falan varmı diye. Ayna ve benim tüm hikâyem. Asansör de saçıma bakarım kesimine bir tel noksan mı yoksa tıraş yanlış mı diye. Hikâyem bu. Gerisi çalışmak. Durmadan yılmadan giden doludizgin bir hayat! Tek sebep faturalar. Ayakta kalma türküsü. Çanakkale Türküsüne benzemez bu. Ben bir o fatura bir bu fatura derken mevsimler geçer. Sevgiler biter. Umutsuzluk benimle.
Ermeni soykırımı diye bir şey bulunmamaktaymış. Öğrendim. Helal olsun size. Hah şöyle. Ya nerdeyse ben bile var diye yazacaktım. Nerden bileyim. Hatırlamamız lazım. Olmadı. Olması da mümkün değil. O zaman mesele ne?
Mesele ve meseleler bitmez. Tükenmez. Sebep mi yok. İstemediğin kadar. Sonuç hiç bir zaman Ermeniler katledilmemiştir. Önemli olan bizler için budur. Gerisi tarihçilerin. Gerisi bilim adamlarının meselesi!
Benim meselem zamlar. Benim meselem Vergi oranları. Benim meselem kira. Benim meselem iş, aş. Benim meselem sosyal haklar. Benim meselem o kadar çok ki ama Talat Paşa Komitesi ve Mersin, emeği geçenlere teşekkürler. İyi ki vardınız. Ve açıkladınız. Beni büyük bir yanlıştan kurtardınız. MERSİN İÇEL İLİNDEN BURAK CANLI
--Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız:
Google Grupları "pınarslayt" grubu.
İlginc buldugunuz POWER-POİNT (SLAYT-PPS) yayinlandigi gruptur. Sizinde paylasacaginiz slaytlar varsa gonderin. mutlaka eki slayt olsun
*Herkese açık web sitesi*
http://groups.google.com/group/pnarslayt
*E-posta*
pnarslayt@googlegroups.com
kaliteli slayt grubu
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/pnarslayt?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
